Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat
vuhuv.com |
İslam AnsiklopedisiLafızLafız
Kelime, aksan, söyleme, atma, atılan şey,
kelam, söylenilen. Ayet ve hadislerin anlamlı terim ve sözcükleri
ifade eden bir fıkıh usûlü terimi. Kur'an-ı Kerîm'de
lafzın sözlük anlamı şöyle ifade edilir: "Hatırla
ki insanın hem sağında, hem solunda oturan onun amellerini
tesbit etmekte olan iki de melek vardır. O bir söz atmaya dursun,
mutlaka yanında hazır bir gözcü vardır" (Kaf,
50/17-18).
Kur'an ve Sünnet'ten hüküm çıkarma
metotları ikiye ayrılır. 1. Manevî metotlar: Bunlar kıyas,
istihsan, maslahat ve zerayi gibi sözlük niteliğinde olmayan
delillerden hüküm çıkarma yollarıdır. 2. Lafzi metotlar.
Ayet ve hadislerin lafızlarını, bunların delalet
ettiği umum, husus, mutlak, mukayyed, emir, nehiy ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Lafız LaLa ilahe illallah
La İlahe İllallah -Allah'tan başka ilah
yoktur-, İslam dininin temel rüknüdür. Yani uluhiyyeti, yaratıcılığı,
Rabliği, saltanatı ve hakimiyeti sadece Allah'a tahsis etme
kaidesi.
La İlahe İllallah, kelime-i tevhid * olarak
da bilinir. Allah (c.c)'ın birlik davasını anlatmakta ve
Muhammed (s.a.s)'in O'nun rasûlü olduğunu açıklamaktadır.
"La İlahe", hiçbir ilah yoktur
manasını taşımaktadır. İlahın
ıstılahî manası ise; tapılacak, rızık
veren, herşeyi bilen, yaratan, doğmayıp doğurmayan, yücelerin
yücesi demektir.
"İllallah", sadece Allah vardır,
manasını taşır. İçindeki (ARAPÇA) "illa"
edatı, istisna edatlarındandır. Bu edat, kendisinden sonra
gelen kelimeyi müstesna kılar, yani öncekilerin dışında
bırakır. Yani "hiçbir ilah yoktur sadece Allah vardır"
manasının ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: La La HukmeLa hukme illalillah
"Allah'ın hükmünden başka hüküm
yoktur", "hüküm ancak Allah'ındır", "Allah'dan
başka hükmedecek yoktur" gibi manalara gelen bir tabir.
La Hukme İllallah; Allah'tan başka hüküm
koyma iddiasında bulunanları ve koyulan hükümleri reddetmenin
ifadesidir.
Hiç şüphesiz her şeyi hakkıyle bilen,
yegane hüküm ve hikmet sahibi, sadece Allah (c.c)'dır. O'ndan
başka hüküm va'z edebilecek olan da yoktur.
"Allah her şeyi hakkıyle bilendir, yegane
hüküm ve hikmet sahibidir" (en-Nisa, 4/26).
Kanun ve hükümler, gösterilen yolda yürümeyi sağlayacak
tavsiyeler, ilim ve hikmetten doğmaktadır.
Yarattığının kaderini tayin etmek de sadece ilim ve
hikmet sahibi olan Allah'a aittir. Hüküm vermek yalnız Allah (c.c)'a
aittir.
"Hayır, Rabbi'ne ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: La Hukme La Havle Vela KuvveteLa havle vela kuvvete
Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur. "Allah'a
asi olmak ve günah işlemekten dönüş, ancak Allah'ın
verdiği ismet (günahlardan uzak olma hali) ile, O'na itaate kuvvet
ve iktidar da, ancak O'nun yardımı ile hasıl olur"
demektedir.
Asıl söyleniş şekli: La Havle Vela
Kuvvete İlla Billah'tır (Buharî, Ezan, 7; Müslim, Salat,
12). Kur'an-ı Kerim'de ise: "La Kuvvete İlla Billah"
şeklinde geçmektedir (el-Kehf,18/39). Lafız itibariyle
kısa fakat anlam itibariyle çok kapsamlı olan bir zikir ve dua
cümlesi olup Peygamberimizin ifadesiyle "Cennet'in hazinelerinden
bir hazinedir" (Tirmizî, Daavat, 57, 119). Bu kısa ve özlü
cümle, müezzin ezan okurken, namazlardan sonra, bir yolculuk ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: La Havle Vela Kuvvete KöpekKöpek
Et yiyiciler grubunun köpekgiller familyasından
evcil bir hayvan. Hayvanlar içerisinde insana en yakın olan köpek,
aynı zamanda hayvanların en zeki olanlarından biridir. Köpeğin
gebelik süresi dokuz hafta olup bir batında altı ile on
arasında yavru doğurur. İki yüzelli kadar çeşidi
vardır. Köpekler kullanılışları
bakımından koruyucu köpekler, av köpekleri, iş köpekleri
ve süs köpekleri olarak bir tasnife tabi tutulabilir. İnsanlara
bağlılıkları ile bilinirler. Köpekler, evleri korumak
için kullanıldığı gibi, savaşlarda da onlardan
istifade edildiği olmuştur. Ama en çok avcılıkta
kullanılmaktadırlar.
Eski Mısır'da köpek kutsal sayılırdı.
Onlar için mezarlıklar yapmışlar ve buraları birer
kutsal mekan edinmişlerdi. Putperest Türklerde köpek kutsal sayılan
hayvanlar ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Köpek Köle, KölelıkKöle, kölelık
Hukukî, iktisadî ve sosyal bakımlardan hür
insanlardan farklı ve aşağı statüde kabul edilen
kimse. Bu statüde bulunan erkeğe "köle", kadına ise
"cariye" denir. Kul, bende, halayık ve esir, kölenin eş
anlamlısıdır. Kadın köleye ise Türkçe'de cariye ve
odalık denir. Arapça'da; abd, rakık, memlûk, kınn, rakabe,
vasif ve mülkül-yemîn; kadın köleler için memlûke, vasîfe,
cariye, eme ve gurre kelimeleri kullanılır. Farsça'da bende ve
gulam köle; kenîz ise cariye anlamındadır.
Köle, hukukî muamele ve tasarruflara konu olabildiği
için bir yönüyle "mal" sayılırken, iman, ibadet, muamelat
ve ceza hukuku alanındaki sorumluluk ve yükümlülükleri dikkate alındığında
"eda" ve "vücûb" ehliyeti kısıtlanmış
kendine özgü ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Köle, Kölelık KızılbaslıkKızılbaslık KIZILBAŞLIK
Şiiliğin gulat (aşırı)
kollarından biridir. Türkiye'deki bağlılarına verilen
ad. Başlangıçlarda kırmızı tac giyip,
kırmızı sarık sardıklarından dolayı
kendilerine Kızılbaş adı verilmiştir. Görünürde
şianın 'İsna aşeriye İmamiyye' mezhebinden
olmakla birlikte temel inançları bakımından onlara göre
çok büyük farklılıklar gösterirler. Şianın
bazı kollarının ve bu arada Yemen taraflarındaki
Zeydiyye ile İran'daki Caferiyye (İsna aşariye), hatta büyük
bir bölümü ile Hindistan'daki İsmailiye mezheplerine bağlı
Şiilerin yorumdan doğan farklılıklara rağmen,
temelde- iman konusunda ve özellikle farz ibadetlerde sünnilerden
büyük bir fark taşımamalarına karşın,
Kızılbaş alevîleri hem inanç, hem de ibadet bakımından
sünnilerden olduğu gibi bu şii mezheplerden de
ayrılırlar.
Türkiye bakımından alevî denildiğinde
... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Kızılbaslık KıyasKıyas
Ölçmek, kıyaslamak,
karşılaştırmak ve iki şey arasındaki
benzerlikleri tesbit etmek, hakkında nass (ayet hadis) bulunan bir
meselenin hükmünü, aralarındaki ortak illetten dolayı,
hakkında nass bulunmayan meselenin hükmüne bağlamak
anlamında bir fıkıh usulü terimi. K.Y.S kökünden,
"kase" ve "kayese" dili geçmişin mastarı.
Müctehid tarafından ictihad yapılarak çıkarılan hükümler,
kıyas yoluyla Kitap ve Sünnet'e dayandırılır.
Çünkü şer'i hükümler, ya doğrudan doğruya ayet veya
hadislere, ya da kıyas yoluyla bu nass'lara dayanır. (İbn
Manzûr, Lisanü'l-Arab, Beyrut 1374/1955, "kıyas" maddesi;
Nesefi, el-Menar Fi Usûli'l-Fıkh, İstanbul 1326, s.22;
Abdulvahhab Hallaf, Mesadiru't-Teşrii'l-İslami, Küveyt
1970, s.21, Sadru'ş-Şeria'nın Tenkihu'l-Usûl'ünden
naklen).
İmam Şafiî (ö 204/819) kıyas
hakkında şöyle der: ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Kıyas Kıyamet SuresiKıyamet suresi
Kur'an-ı Kerim'in yetmişbeşinci sûresi.
Sûre, adını ilk ayetinde geçen "Kıyamet"
kelimesinden almıştır. Bununla beraber surede Kıyamet
konusu işlendiğinden dolayı da bu ismi almış
olabilir. Mekke'de nazil olmuştur. Kırk ayet, yüzdoksandokuz
kelime ve üçyüzelliiki harften ibarettir. Ayet sonlarına ahenk
veren fasılaları; elif, ya ve ha harfleridir.
Sûrenin ilk iki ayet-i kelimesi, kıyameti ve
insanı ele alarak başlamaktadır. Allah kıyamet
gününe yemin etmekte, bu olayın mutlaka gerçekleşeceğini
hatırlatmaktadır. Bu kainat sisteminin, ezeli ve ebedî olmadığına
işaret edilmektedir. Ayrıca "levvame" diye adlandırılan;
uyanık, korkan ve yaptıklarından pişmanlık duyan,
kendisini hesaba çeken bir nefis üzerine yemin edilmektedir.
"Kıyamet gününe yemin ederim. Ve nedamet ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Kıyamet Suresi Kıyamet AlametleriKıyamet alametleri
(Eşratu's-Saa), ahir zamanda (zamanın
sonları) ortaya çıkarak Kıyamet'in yaklaştığını,
kopmak üzere olduğunu gösteren belirtiler. Bu belirtiler genellikle
Küçük Alametler (Alamat-ı Suğra) ve Büyük Alametler (Alamat-ı
Kübra) olmak üzere iki bölüm halinde incelenir.
Kur'an, Kıyamet'in zamanını Allah'tan
başka kimsenin bilemeyeceğini belirtir (el-A'raf, 7/187; Lokmun
31/34; el-Ahzab, 33/63). Buna karşılık
yaklaştığını (el-Zümer, 54/1), yakın
olduğunu (en-Nahl, 16/77), ansızın geleceğini (el-A'raf,
7/187) bildirir. Kıyamet alametlerinin belirdiğini (Muhammed,
47/18) ifade etmekle birlikte bunlar hakkında bilgi vermez. Ancak,
"Saat yaklaştı, ay yarıldı yarılacak" (el-Kamer,
54/1) ayetinin ikinci bölümünün "ay yarılacak" biçimde
anlaşılması durumunda, bu olay Kur'an'da anılan tek
Kıyamet alameti olma özelliği kazanır.
Hadis ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Kıyamet Alametleri |