Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat






vuhuv.com

İslam Ansiklopedisi



 El-hıcr Suresı

El-hıcr suresı Kur'an-ı kerim'in onbeşinci sûresi. Mekke'de nazil olmuştur. Sadece seksen yedinci ayeti Medine'de inmiştir. Doksan dokuz ayet, altıyüz ellidört kelime ve bin yediyüz yetmiş bir harftir. Fasılaları Lam, mim ve Nundur. 80-84. ayetlerinde Hicr halkından bahsettiği için bu ismi almıştır. Hicr, Medine-Şam arasında bir yerdir. Semud kavminin başkenti olan bu şehrin harabeleri halen el-Ula şehri yakınlarındadır. Sûrenin konusu, çeşitli dönemlerde peygamberleri yalanlayanların uğradıkları akibettir. İşlenen konuların tamamı bununla bağlantılıdır. Sûre, şeytanın Adem'e secde etme emr-i ilahisine karşı koymasından, Nuh, Hûd, Salih Lût, Şuayb ve Hz. Musa'nın kavimlerinin onları yalanlamalarından misaller vermekte ve bu yalanlamaları sebebiyle uğradıkları azabı dile getirmektedir. Hz. ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-hıcr Suresı

 El-hakka Süresı

El-hakka süresı Kur'an-ı Kerîm'in altmış dokuzuncu sûresi. Mekke döneminin sonlarına doğru nazil olmuştur. Elli iki ayet, dörtyüz seksen kelime ve bin dörtyüz elli harften ibarettir. Fasılası te, he, mim, nun ve lam'dır. Sûre, adını birinci ve ikinci ayette geçen "el-Hakka" kelimesinden almıştır. el-Hakka, kıyamet veya o vakit hadise mutlaka vuku bulacaktır ve bu haktır' demektir. Sûrenin içeriğinden Rasûlullah (s.a.s.)'e yapılan muhalefetin başladığı bir zamanda ve Hz. Ömer müslüman olmadan önce nazil olduğu tahmin edilmektedir. Sûrenin birinci bölümünde ahiret hakkında bilgi verilmekte, ikinci bölümünde ise; Kur'an-ı Kerîm'in Allah tarafından gönderildiği ve Peygamber (s.a.s.)'in yine Allah'ın görevlendirdiği son elçi olduğu açıklanmaktadır. Sûre, kıymet ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-hakka Süresı

 El-hakim

El-hakim Hikmet sahibi, Allah'ın isimlerinden biri. Arapça Ha-ke-me fiilinden türemiştir. Bu fiil, kötülüğe engel olmak, sağlam kılmak gibi anlamlara gelir. Hüküm, hikmet, hakim, hakem gibi kelimelerle, hakimlerin hakimi (ahkamü'l-hakimîn) (et-Tîn, 95/8); hükmedenlerin en hayırlısı (hayru'lhakimîn); el-Hakîm (el-Fatır, 35/2; es-Sebe', 34/ 1; Hûd, 11/1; Yûnus, 10/1; el-Hucûrot, 49/8); ve el-Hakem kelimeleri de ha-ke-me fiilinden türemiştir. Kur'an'ın pekçok ayetinin sonunda kullanılan el-Hakîm ve diğer türevleri Alîyy, Tevvab, Vasi', Azîz, Alîm isimleriyle birlikte yanyana geçmektedir. Yüce Allah yegane hüküm ve hikmet sahibidir: "Kulları üzerine hikmeti gereğince galebe ve tasarruf sahibidir, tedbirinde yegane hüküm ve hikmet sahibidir ve kullarının gizli hallerinden haberdardır" (el-En'am, 6/18). Hikmet, ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-hakim

 El-hadi

El-hadi Allah'ın Esma-i Hüsna'sından biri, Hadî, doğru yolu gösteren, demektir. Allah'ın, kendisini tanıma yollarını kullarına gösterip tanıtması, yaratıklarına hayatlarını devam ettirme yollarını öğretmesi ve onları buna yöneltmesi anlamına gelir. O, bu yönüyle insanlara kurtuluş yolunu; dünya ve ahiret mutluluğunun yollarını gösterir. Allah, hayvanlara içgüdü vermiştir. Onlar içgüdüleriyle kendilerine yararlı olanı bulurlar. İnsanlara ise, akıl verilmiştir. İnsanlar, akıllarını kullanarak bilinçli seçim yapma imkanına sahiptirler ve bu sebeple de yükümlü tutulmuşlardır. Bununla birlikte yüce Allah, akıllarının yanısıra onlara peygamberler de göndermiştir. Hatta yüce Allah, insanlara akıl vermek ve peygamber göndermenin yanında, fıtratlarına hakkı kabul etme eğilimini vermiştir. Her insan, hak dini kabul edecek ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-hadi

 El-gani

El-gani Zengin olmak, başkasına ihtiyacı olmamak anlamına gelen "Gına" mastarından sıfat olan Allah'ın güzel isimlerinden biri. el-Ganî ismi ve sıfatı Kur'an-ı Kerîm'de yedi yerde Allah hakkında kullanılmıştır. Allah'ın ganî olması, zat ve sıfatları itibariyle başkasından müstağnî olması anlamındadır. Gerek zat ve sıfatlarında, gerek işlerinde hiçbir zaman, hiçbir sûrette, hiçbir şeye muhtaç olmayan, bunun yanında herşeyin kendisine muhtaç olduğu tek zengin O'dur: "Ey insanlar, siz Allah'a muhtaçsınız; Allah ise, işte zengin ve hamde layık olan O'dur" (el-Fatır, 35/15). "Allah zengindir, sizler fakirsiniz" (Muhammed, 47/38). Allah'ın, başkasının kendisine ibadet etmesine de ihtiyacı yoktur. İnsanların O'na inanıp ibadet etmeleri, kendisine bir yararı olmadığı gibi, ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-gani

 El-gaffar

El-gaffar Çok örten ve perdeleyen manasına gelen Allah'ın (c.c.) sıfatlarından biri. Arapça -ğafere- örttü, perdeledi, bağışladı fiilinden mübalağalı ism-i faildir. Allah'ın sıfatı olarak şu anlamlara gelir: Günahları çok örten, mağfireti çok olan, kullarının günahlarını pek çok bağışlayan Yüce Allah. "Hiç şüphe yoktur ki ben; tövbe ve iman edenleri, iyi amel işleyenleri, sonra da doğru yolda (ölünceye kadar) sebat edenleri elbette çok yarlığayacağım" (Taha, 20/82). Bu ayetteki Gaffar kelimesinin meali "çok yarlığayıcıyım' dır. Fakat aynı manaya gelen ve aynı kökten olan Gafur ism-i şerifi Kur'an-ı Kerîm'de daha fazla geçmektedir. Cenab-ı Hak; Gafûr-Gaffar ve Rahîm olduğunu birçok ayet ve hadislerde haber vermektedir. "Ey ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-gaffar

 El-cemıl

El-cemıl Güzel olan anlamında Allah'ın isimlerinden biri. Hüsn ile aynı manaya gelir. Allah, bütün güzellikleri yaratmıştır, O, güzeller güzelidir. Güzelleştiren Allah, güzeldir ve güzellikler O'nun Cemal'inin vasfıdır. O, kusurdan münezehtir ve O'nun güzelliği yaratıklara benzemez. Esma-i Hüsna'nın her birisinin hayret verici güzelliği, en küçük olgularda bile kendini göstermektedir. İnsanları etkileyen sanat eserleri, mucizelerin gücü, harika ve fevkalade olayları yaratan Cemil-i Zülcelal'dir. O, hayatı ve insanı en güzel bir şekilde yaratmıştır. "Ki, yarattığı her şeyi güzel yapan, insanı yaratmaya da çamurdan başlayan O'dur. " (es-Secde, 32/7) Ancak, Rabbine asî olan ve kıyamete kadar insanları saptıracak olan şeytan, bütün çirkinlikleri işte o çıkarır. ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-cemıl

 El-celil

El-celil Cenab-ı Allah'ın, Celalet ve ululuk sahibi anlamına gelen güzel isimlerinden biri. Celalet ve ululuk ancak Allah'a mahsustur. Her yerde, her zaman hazır ve nazır olan Allah'ın ilmi her şeyi kuşatır. Ululuk ve ikram sahibi manasını taşıyan "Zü'l Celal-i ve'l-İkram" tabiri, "(ancak) azamet ve ikram sahibi olan Rabbi'nin zatı baki kalacaktır."(er-Rahman, 55/27) ve "Azamet saltanat ve ikram sahibi Rabbi'nin adı ne yücedir." (55/28) şeklinde Kur'an'da güzel isimler arasında zikredilir. Hz. Peygamber, sahih kitaplarda nakledildiğine göre; Zü'l Celal-i ve'l İkram diyerek Allah'a zikretmeye devam ve bunda sebat edilmesini, bu terkibin dualarda çokça söylenilmesini tavsiye etmiş ve bunun Allah katında en hayırlı ve ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-celil

 El-camı

El-camı Allah'ın güzel isimlerinden biri. Hesap günü için kullarını ve her istediğini istediği zaman, istediği yerde toplayan anlamında. Cem, dağınık şeyleri bir araya toplamak demektir. Allahu Teala vücutların ölümden sonra yürüyerek dağılmış olan zerrelerini tekrar birleştirecek, bedenleri yeniden diriltecektir. Sonra yine, yaratılmış olan herkesi Arasat* meydanında toplayacak, hak sahiplerini, hasımlarıyla huzurunda karşı karşıya getirecektir. El-Cami', Esma-i Hüsna'dan olarak Kur'an'da şöyle geçer: " Ey Rabbimiz, muhakkak ki sen (vukuunda) hiç bir şüphe olmayan bir günde insanları toplayacak olansın. Şüphesiz Allah sözünden caymaz." (Ali İmran, 3/9) "...Allah, muhakkak ki, münafıkları da, kafirleri de Cehennem'de toptan bir araya getirecek olandır." (en-Nisa, 4/140). Şamil İA ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-camı

 El-berr

El-berr Allah'ın isimlerinden biri. Kullarına şefkatli olup, lûtuf, ihsanı, keremi, iyiliği ve bahşetmesi çok olan anlamına gelen Allah'ın Esmaü'l-Hüsna'sından biri. Allahu Teala kulları için daima kolaylık ve rahatlık ister; zorluk istemez. Zorluk çıkaranları da sevmez. Yapılan kötülüklerin çoğunu bağışlar, örter; merhametlilerin merhametlisidir; bir iyiliğe on mükafat verir. Kötülüğün cezası ise bir katını geçmez. Bir kul, gönlünde iyi bir şey yapmayı kurmuş, fakat herhangi bir engel yüzünden onu yapmamış olsa bile, bilfiil meydana getirmiş gibi mükafatlandırılır. Buna karşı, bir kötülük yapmayı tasarlamış ve kararını vermişken herhangi bir sebeple yapmamışsa ona ceza verilmez. Berr, "iyiliği ve hayrı geniş olmak" anlamındaki "birr" masdarından sıfattır. ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: El-berr