Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat






vuhuv.com

İslam Ansiklopedisi



 Cehmıyye

Cehmıyye Cebriyye mezhebinin önde gelen kollarından biri. Cehmiyye fırkası, ismini kurucusu Cehm b. Safvan (ö. 128/745)'dan almaktadır. Cehmi'den, mezhebler tarihi kaynaklarında çeşitli vesilelerle oldukça fazla söz edilmektedir. Cehm b. Safvan'ın hayat seyri ve şahsî görüşlerinin fırka üzerinde büyük etkisi vardır. Cehm b. Safvan, Halku'l-Kur'an (Kur'an'ın yaratılması) meselesinde, Kur'an-ı Kerîm'in yaratılmış olduğunu ilk defa ortaya atan ve Allah'ın sıfatlarını nefyeden Ca'd b. Dirhem'in talebelerindendir. Ca'd b. Dirhem, Hz. İbrahim'in "Allah'ın dostu" olduğunu ve "Allah'ın Hz. Musa'ya hitabı"nı inkar ettiği için Basra Valisi Halid b. Abdullah el-Kasrî tarafından 124/741 yılında bir nevî kurban edilerek öldürülmüştür. (İbnu'n-Nedîm, el-Fihrisî, Leibzig 1870, s. 337; ez-Zehebî, Tezkiretü'l-Huffaz, ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cehmıyye

 Cehennem

Cehennem Derin kuyu, ahirette kafir ve günahkar kimselerin azap Cekecekleri ceza yeri. Kur'an-ı Kerîm'de inanan ve güzel amel işleyen kimselere Cennet* vadedildiği gibi (el-Kehf 18/107); kafir ve günahkar kimselere de Cehennem vadedilmiştir. Kafir, münafık ve müşrikler Cehennem'de ebedî kalırlar, orada ölmezler ve azabları hafifletilmez. Tövbe etmeden günahkar olarak ölen ve Allah'ın kendilerini affetmediği mü'minler ise Cehennem'de ebedî kalmazlar. Kendilerine günahları kadar azap edilir. Sonra oradan kurtulup Cennet'e girerler ve orada ebedî kalırlar. (Alauddin Abidîn, el-Hediyetü'l-Alaiyye, 468). Allah Cehennem'i diğer yaratıklardan önce yaratmıştır ve şu anda mevcuttur, yok olmayacaktır. Nitekim şu ayet bu durumu gayet açık ifade eder: "Artık o ateşten sakının ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cehennem

 Cehd

Cehd Azimle gayret etme, çabalama çalışma. İctihad, mücahede, cihat, mücahid kelimeleri de bu kökten türetilmiştir. Bilindiği gibi ictihad, hakkında kesin hüküm bulunmayan dinî bir meselede hüküm ortaya koymak için olanca gücün sarfedilmesidir. Cihat ve mücahede, Allah yolunda, düşmanı savmak için var gücün harcanması; mücahid ise, Allah yolunda cihat eden kişidir. Arap dilinde kelimenin kök harflerine zaid harf ilave edilmesinin sebeplerinden bir tanesi, manaya kuvvet kazandırmaktır. Mesela "cehd" mastarına bir harf ilavesiyle meydana gelen "cihad" mastarı, anlam yönüyle "cehd"den; iki harf ilavesiyle oluşan "ictihad"* mastarı da, "cihad" mastarından daha kuvvetlidir. Buna göre "cehd", çabalamak ve gayret etmek anlamına geliyorsa, "cihad" daha fazla ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cehd

 Cedel

Cedel Sert münakaşa, tartışma, niza, sözlü kavga. Terim olarak mantık'ta şöyle tarif edilir: "Meşhûr olan veya doğruluğu herkesce kabul edilen şeylerden yapılan kıyastır." Bir de dilimizde bu anlamda kullanılan cidal; mücadele vardır., İki kısma ayrılır.. Alimler münazara yapıyor ( 17. yy. Türk minyatürü, Topkapı Sarayı). a) Hakkı desteklemek ve ortaya çıkarmak için yapılan mücadele. Bu, caizdir. Zira peygamberlerin metodudur. Allah'u Teala Peygamberimiz (s.a.s.)'e hitaben: "Ey Muhanımed! Rabbi'nin yoluna, hikmetle, güzel öğütle çağır; onlarla en güzel şekilde tartış. Doğrusu Rabbin kendi yolundan sapanları daha iyi bilir. O, doğru yolda olanları da en iyi bilir. " (en-Nahl, 16/125) buyurmuştur. Hz. Nuh (a.s.)'ın kavminin ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cedel

 Cedde

Cedde Nine, büyük anne. Ana ve babaların anaları ve bunların da anaları. Cedde feraiz ilmide iki kısma ayrılır: a) Sahîh cedde; araya sahih olmayan ced (dede) girmeyen ninelerdir. Ananın anası, ananın anasının... anası; babanın anası, babanın babasının.. anası gibi. Bunlar varis olurlar. b) Fasıt cedde; aralarında sahih olmayan dede bulunan nine demektir. Ananın babasının anası; babanın anasının babasının anası gibi. Bunlar varis olamazlar. (Geniş bilgi için bk. Ashabu'l-Feraiz) Şamil İA -------------------- CED Dede, büyük baba, ana ve babanın babalarıyla onların yukarıya doğru uzanan babaları. Çoğulu "ecdad" anlamına gelir. Feraiz* ilminde ced; sahih ced ve fasid ced olmak üzere iki kısma ayrılmıştır. ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cedde

 Cebrıyye

Cebrıyye Hicrî birinci asırda ortaya çıkmış sapık bir fırka. Kader ve irade konusunda Kaderiyye fırkasının tam aksine görüşler ileri sürmüştür. İslam aleminde kader konusunu tartışma gündemine getiren ilk şahsın Ma'bed b. Halid el-Cühenî (öl. 85/704) olduğu nakledilir. Onu Geylan ed-Dımaşkî takip etmiş ve kaderle ilgili görüşlerini daha da geliştirmiştir. Ma'bed, Allah tarafından önceden tayin edilmiş bir kaderin bulunmadığını, insanın fiil ve tavırlarında tamamen serbest olduğunu savunmuştur. Muhtemelen o, Emevîlerin zulüm ve haksızlıklarına karşı kaderci bir tevekküle saplanmış kimselere bakarak, Emevî zulmünün bir kader olmadığını söylemekle işe başlamış ve nihayet kaderi inkar etmeye kadar varmıştır. Nitekim Emevî iktidarına muhalefeti sebebiyle Haccac tarafından ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cebrıyye

 Cebraıl (a.s.)

Cebraıl (a.s.) Dört büyük melekten biri. Buna Cibril de denir. Bu tabirle Kur'an-ı Kerîm'de üç yerde geçmektedir. (el-Bakara, 2/97-98; et-Tahrim, 64/4). Cibril, "cibr" ve "il" kelimelerinden meydana gelmiş İbranice bir kelimedir. Cibr kul, il ise Allah anlamına olup ikisi beraber Allah'ın kulu demektir (M.H. Yazır, Hak Dini Kur' an Dili, l, 431), Cebrail, Kur'an-ı Kerîm'de "Ruh", "Ruhu'l-Kudüs" ve "Ruhu'l-Emin" isimleriyle de anılmaktadır. Cebrail (a.s.)'in görevi Allah ile peygamberleri arasında elçiliktir. Allah'tan aldığı emir ve hükümleri peygamberlere bildirir. Bütün kitap ve vahiyler Cebrail vasıtasıyla indirilmiştir. Kur'an-ı Kerîm de Hz. Muhammed (s.a.s.)'e onun vasıtasıyla indirilmiştir. Kur'an-ı Kerîm'de bu hususta şöyle buyurulur: "(Ey Muhammed!) ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cebraıl (a.s.)

 Cebr

Cebr Bir şeyi zaptetmek, tamir etmek, zorlamak, zor kullanarak (ikrah) ıslah etmek, telafi etmek. Genel anlamda cebr'in mukabili ihtiyar; ikrah'ın mukabili de rıza'dır. İcbar, kelime anlamı itibariyle ikrah'a yaklaşmakla, hatta bazı durumlarda birbirinin yerine kullanılmakla beraber; her birinin kullanım alanı umumiyetle farklıdır. İcbar, daha ziyade, hukuken yetkili bir kimsenin şer'î bir hükmü gerçekleştirmek amacıyla bir kimseye bir işi zorla yaptırması veya o işi onun adına, rızası ve ihtiyarı hilafına cebren yapması durumunu ifade eder. İkrah ise tam tersine, hukukî ve meşrû olmayan bir zorlamayı ifade eder. Velayeti altında bulunan kimseler hakkında, istesinler-istemesinler, tasarrufu geçerli (nafiz) olan veliye "veliyy-i mücbir" denir. Aynı ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cebr

 Cebire

Cebire Kırık, yaralı ve hasta organ üzerine bağlanan bez, sargı. Abdest alırken, gusül yaparken zaruret sebebiyle sargı üzerine meshedilir. Kırık organlar üzerine sarılan tahta ve madeni plakalar da böyledir. Yıkanması gereken bir organ üzerinde sargı yoksa ve bu organı yıkamak zarar vermiyorsa yıkanır. Eğer zarar veriyorsa organ üzerine sargı sarılır ve üzerine mesh* yapılır. Sargının tam bir temizlikten sonra yapılması şart değildir. Cünüb bir halde bulunan kimsenin hasta organının üzeri sarılır. Daha sonra gusleder, cünüblükten kurtulur. Sargılı kısmın üzerini mesheder. Abdesti bozan şeyler meshi de bozar. Sargı, yara iyileştikten sonra namaz içinde düşerse namaz bozulur. Sargılı yeri yıkar ve namazı iade ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Cebire

 Ceberut Alemı

Ceberut alemı Ululuk ve azamet alemi. Kur'an'da geçmeyen bu terkip, bazı sufîlere göre Allah'ın kadîm zatıdır. Kimilerine göre ise, ilahî kudret alemidir. Melekût alemi, Arş'tan aşağıya doğru bütün cisim ve arazlardır. Ceberût alemi ise, Melekût aleminin ötesidir. Bazıları da alemleri üç kısma ayırırlar. Bunlara göre en üstte Lahût alemi, altında Ceberût alemi ve onun altında da melekût alemi yer alır. Ehl-i Sünnet'e aykırı inanç ve düşüncelerinden dolayı 587/1191 yılında idam edilen Yeni-Eflatuncu düşünür ve filozof Sühreverdî el-Maktûl'e göre, Ceberüt alemi hakîm kişilerin cezbe halinde gördükleri alemdir. Özellikle felsefeye bulaşmış kimi tasavvuf ehlinde bu tür İslam itikadına aykırı düşüncelere çok rastlanır. Mesela ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Ceberut Alemı