Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat
vuhuv.com |
İslam AnsiklopedisiVatandaşlıkVatandaşlık
Vatandaşlık kavramı, kişinin
belirli bir devlete mensubiyetini ortaya koyan ve muhtevasını
belirleyen hükümler itibariyle onun hukukî sıfatı
şeklinde tezahür eden bir statüyü ifade eder. Türkçe'de "tabiiyet",
"yurttaşlık", "uyrukluk" gibi kelimeler
aynı kavram için kullanıldığı gibi; "teba",
"yurttaş" ve "uyruk" kelimeleri de vatandaş
karşılığıdır.
Bu kavram, devletin varlığı ile birlikte
idrak edilmiş ve yaşanmış bir vakıayı
işaret etmektedir. Hukuk teorisinde devletin beşerî unsuru
olarak tahlil edilen insan toplumunun ve onu teşkil eden fertlerin
hukuken belirlenmesi ihtiyacı yeni bir olay değildir. Bununla
beraber, devletle birlikte ortaya çıkan bu ihtiyaç, ancak modern
zamanlarda teferruatlı düzenlemelere konu olacak bir yoğunlukta
hissedilmeye başlanmıştır. Çünkü fertlerin ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vatandaşlık Vatan-ı SüknaVatan-ı sükna
Bir kimsenin on beş günden daha az kalmaya
niyetlendiği memleket. Kendi memleketinden en az sefer mesafesi kadar
uzakta olan başka bir yere gidip orada on beş günden fazla
kalmayacak olan kişi için, bu memleket Vatan-ı Sükna'dır.
Gittiği yerde kaç gün kalacağı belli olmayan kişi
orada on beş günden fazla kalacağı kesin değilse
kaldığı müddetçe misafirdir.
Vatan-ı Sükna'da bulunan bir kimse, dinimizin
misafire* tanıdığı kolaylıklardan yararlanır.
Dört rek'atli farz namazları iki rek'at kılar. Ramazanda oruç
tutmayabilir. Kendisine cuma namazı farz değildir. Bayram
namazı ve kurban da vacip değildir. Mest giyerse mestin üzerine
üç gün mesh edebilir.
Vatan-ı Sükna; başka bir ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vatan-ı Sükna Vatan-ıVatan-ı ikamet
Bir kimsenin kendi esas memleketinden ayrı olarak,
on beş gün veya daha fazla kalmaya niyet ettiği yer. Vatan-i
İkamet'e; Vatan-ı Müstear ve Vatan-ı Hadis de denilir.
Mesela, Ankaralı birisi İstanbul'a gider ve orada en az on
beş gün veya daha fazla kalmaya niyetlenirse İstanbul bu
kişi için Vatan-ı İkamet olmuş olur.
Dinî görevleri yapma konusunda Vatan-ı İkamet'le
Vatan-ı Asl arasında fark yoktur. Yani Vatan-ı İkamette
olan kişi de misafire ait olan dinî kolaylıklardan yararlanamaz.
Vatan-ı İkamet, başka bir Vatan-ı
İkametle veya bir Vatan-ı Aslî ile bozulur. Dolayısıyla;
bir memlekette on beş günden fazla kalan bir kimse, kendi
memleketine veya ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vatan-ı Vatan-ı AsliVatan-ı asli
Kişinin asıl memleketi, insanın
doğup büyüdüğü veya evlendiği ya da devamlı olarak
kalmak için yerleştiği yer. Vatan-ı aslîye; vatan-ı
ehlî, vatan-ı karar ve vatan-ı fıtrat da denilmektedir.
Kendi aslî vatanında olan bir kimseye mukîm *
denilir. Bu kimse için yolcuya tanınan kolaylıklardan hiç
birisi tanınmaz. Mukîm, namazını tam kılar, orucunu
tutar, kendisine cuma namazı farz, bayram namazı ve kurban
namazı vaciptir.
Vatan-ı asli, ancak başka bir vatan-ı
aslî ile bozulur. Yani kişinin başka bir memlekete
yerleşmesiyle onun vatan-ı aslîsi değişmiş olur.
Mesela; bir kimse doğup büyüdüğü yerden çıkar ve
başka bir memlekete yerleşir de ömrünü bu yeni yerleştiği
yerde ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vatan-ı Asli VatanVatan
Bir kimsenin yerleşip yurt edindiği yer.
Sığır ve koyun ağılı. Çoğulu "evtan"dır.
Vatan sözcüğü "vatane" fiilinden bir isim olup, fiil
anlamı; yerleşmek, ikamet etmek demektir. Aynı fiilin if'al
ve tef'îl babı ise; yurt edinmek, kendisini
alıştırmak anlamına gelir. Aynı kökten yer ismi
olan "mevtın" sözcüğü ise; yer, yurt, toplantı
yeri, savaş sahnesi anlamlarına gelir. Çoğulu "mevatın"
dır.
Kur'an-ı Kerîm'de yurt, vatan anlamında
"ed-dar" lafzı kullanılır. "Dünya hayatı
eğlence ve oyundan başka bir şey değildir: Ahiret
yurdu ise, Allah'tan korkanlar için daha hayırlıdır.
Aklınızı kullanmaz mısınız?" (el En'am,
6/32). "Biz onlara ahiret yurdunu hatırlama özelliği
verdik" (Sa'd 38/4). Vatan kelimesi Kur'an'da ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vatan VasiyetVasiyet
Emretmek, bir işi birisine ısmarlamak, bir
malı ölümden sonra bağışlama anlamında bir
fıkıh terimi. Terim olarak, dinî ilimlerden fıkıhta
ve hadis usûlünde ayrı ayrı manalara gelmektedir.
Fıkıh Istılahında Vasiyet
Fıkıh ıstılahında vasiyet iki aynı manada
kullanılmaktadır.
1- Bir malı veya menfaati ölümden sonraya bağlayarak
bir şahsa veya hayır kurumuna karşılıksız
olarak bağışlamak (Tehanevî, Keşşafu
Istılahati'l Funûn, II,1526; Nasuhî Bilmen, Hukuku İslamiyye
ve Istılahatı Fıkhıyye Kamusu, V, 115).
2- Bir kimsenin ölmeden önce, küçük çocuklarının
malî işlerini yürütmekte veya terikesinde tasarrufta bulunmakta
birisini yetkili kılmasıdır (Tehanevî, aynı yer).
Malını veya bir malının
menfaatına ölümüne bağlayarak bir şahsa veya hayır
cihetine hibe ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vasiyet VasileVasile
Putlara tapan cahiliye dönemi insanları
tarafından belli sayıda doğumdan sonra erkek ve dişi
olmak üzere ikiz dünyaya gelmiş olan yavrulardan "dişi
olan erkek kardeşine kavuştu" diyerek putları için
kurban etmekten muaf tuttukları hayvan.
Kur'an-ı Kerîm'de bir yerde kullanılmış
olan vasîle kelimesi (el-Maide, 5/103)'nin manasıyla ilgili olarak
bunun deve, keçi ve koyundan hangi hayvanla ilgili olduğu kaçıncı
doğumdan sonraki ikizlerle alakalı bir durum olduğu
konusunda alimler arasında farklı görüşler vardır.
Bu görüşlerin şu şekilde özetlenmesi mümkündür.
1- Yedi batın doğum yapmış koyun
yedinci doğumunda dişi doğurmuş ise kadınlar bu
hayvandan ölmedikçe hiçbir surette faydalanamıyorlardı.
Öldüğünde ise kadınlar ve erkek müştereken ondan
... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vasile VasiVasi
Bir kimsenin mallarında veya çocuklarının
işlerinde tasarrufta bulunmak üzere tayin edilen akıllı, büluğ
ermiş, hür ve ehliyetli şahıs.
Bir kimse tarafından vefatını müteakip
terekesinde veya diğer işlerinde tasarrufta bulunmak üzere
tayin olunan vasîye "vasiyyi muhtar" denir. Buna
"vasiyyü'l-meyyit" denildiği gibi varislerin hallerine
nazaran "vasiyyü'l-eb", "vasiyyü'l-ah" veya
"vasiyyü zevi'l-erham" da denilir. Bir kimsenin her hangi bir
hususu için hakim tarafından tayin olunan şahsa da
"vasiyyi mansûb" veya "vasiyyü'l kadî" denir (Ö.
Nasuhi Bilmen, Istılahat-ı Fıkhıyye Kamusu,
İstanbul 1985, V, 116).
Güven bakımından vasîler üç kısımda
ele alınmaktadır. Bunun ise bazı hukukî sonuçları
ortaya çıkmaktadır.
1- Emîn (güvenilir) vasî: Kendisine güvenilen ve
... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vasi Vasat ÜmmetVasat ümmet
Orta ümmet; dengeli ve hayırlı ümmet anlamında
İslam ümmetini vasıflandıran Kur'anî bir terim.
"Vasata" fiilinin masdarı olan ve
"bir miktarın iki eşit tarafı" manasına
gelen "vasat" terimi bir kaç şekilde incelenebilir. Örneğin:
"bir katının ortası" olan muttasıl kemiyyet
(bitişik nicelik)lerde kullanıldığı gibi,
"kavmin ortası" gibi munfasıl kemiyyet (aynı
nicelik) belirten ifadelerde de kullanılır. "Vasat"
iki verilmiş soyut kavramın ortasını ifade etmek için
de kullanılır. Mesela "hesap bakımından bu en
ortası, (en iyisi)" cümlesinde olduğu gibi. Cimrilik ve
savurganlığın ortası olan "cömertlik" de bu
kategoriye girer. Korunmuş, mahfuz olanı ifrat ve tefritten
ayıran kavramlar da "vasat" kavramlardır. Mesela:
"sev(un) (eşit ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Vasat Ümmet VarisVaris
Mirasçı, miras hakkı olan kişi. "Verise
(mirasçı oldu)" fiilinden ism-i fail ve bir miras terimi. Bir
terim olarak anlamı, ölen bir kimsenin mal varlığına
mirasçı olan hısımlarını ifade eder.
Mirasın rükünleri üç tanedir. Müris, varis
ve tereke. Müris, vefat edip, geride miras bırakan kimsedir. Varis,
kendisine miras intikat eden, yani terekede payı ve hakkı olan
kimsedir. Tereke ise, mirasçılara intikal eden mal ve haklardır.
Bu üç unsur olmadıkça miras cereyan etmez.
Mirasçı olmanın sebepleri üçtür:
1- Hısımlık: Mirasçı olma
sebeplerinin başında miras bırakanla mirasçı
arasında hısımlık bağının
bulunması gelir. Bunlar da ana-baba, dede, nine gibi kendi neslinden
gelinenlerle; oğul, kız, ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Varis |