Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat






vuhuv.com

İslam Ansiklopedisi



 Tercih

Tercih Tercih, lügatte; meylettirmek, galip getirmek ya da muadil taraflardan birinin vasfen üstünlüğünü isbat etmek, yahut da bazı zannı delilleri diğer bazıları üzerine tahminen üstün kılmak veya denk iki şeyden birinin ötekine üstün olduğunu ortaya koymak demektir (Firuz-abadî, Kamusu'l-Muhît, Mısır 1933, r-c-h mad., Pezdevî, Kenzu'l-Vüsûl ila Ma'rifeti'l-Usûl, İstanbul, 1307, IV, 1197; Cüveynî, el-Bürhan fi Usuli'l-Fıkh, Nşr, Abdulazim ed-Dîb, Devha 1339, II, 1142; İbn Melek, Şerhu'l-Menar, İstanbul, 1965, 306). Tercih, birbirine zıd manada gelen iki hadisten, çeşitli sıfatlara sahip olmaları itibariyle, üstün olanını seçmek demektir. Hangi hadis, sahip olduğu sıfatlar yönünden daha üstün ise, o tercih edilir ve onunla amel edilir (Talat ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tercih

 Terbiye

Terbiye Yetiştirme, kabiliyetlerini geliştirme, eğitim; bilgi, saygı ve edep öğretme; iyi ahlak, nezaket, görgü, hafif ceza verme, alıştırma, talim, eğitim ilmi, pedagoji ve bazı yemeklere konulan bir çeşit salça gibi manalar için kullanılır. Eğitimle uğraşan eğitimci, pedagog ve mürebbilere de terbiyeci denir. Terbiye arapça bir kelimedir ve "rabba" fiilinin masdarıdır. Terbiye'ye benzeyen çeşitli kelimeler de aynı şekilde "rabbe" fiilinden türemişlerdir. Terbiye ile aynı kökten gelen ve Kur'an'da yüze yakın yerde geçen "Rabb" kelimesi, Allah'ın sıfatıdır. Sahib, malik ve idareci gibi manalar için kullanılır. Aynı zamanda terbiye manasına da gelir. Terbiye ile aynı anlamda olan bu "Rabb" kelimesinin bulunduğu ayetlerden birinin manası ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Terbiye

 Teravih Namazı

Teravih namazı Ramazan ayında yatsı namazından sonra kılınan namaz. "Teravih" kelimesi Arapça, "Terviha"nın çoğuludur ve "oturmak, istirahat etmek'" anlamına gelmektedir. Teravih namazı her dört rekatın sonunda oturulup biraz dinlenildiği için, bu adı almıştır (el-Meydanı, el-Lubab, İstanbul, (t.y) I, 123). Teravih namazı, kadın erkek her müslüman için sünnet-i müekkededir. Teravih, orucun sünneti değil, vaktin sünnetidir. Bir mazereti dolayısıyla oruç tutamayanlar da teravih namazı kılarlar. Ramazan gecelerini ihya etmek için kılınan Teravih namazı, Kur'an'da zikredilmemektedir. Fakat hakkında çok sayıda hadis rivayet edilmiştir (Şevkanî, Neylü'l-Evtar, Mısır, (t.y) III, 53). Ebû Hureyre'nin naklettiği bir hadise göre Resulullah (s.a.s), Ramazan gecelerini ihya etmeyi teşvik etmiş, fakat ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Teravih Namazı

 Teokrasi

Teokrasi Grekçe Tanrı anlamına gelen "theos" ile kudret, iktidar anlamlarına gelen "kratos" kelimelerinin birleştirilmesinden meydana getirilmiş bir tabirdir. Yasama, yürütme ve yargı fonksiyonlarına ilişkin bütün devlet gücünün, ancak ilahî kaynaklı olması halinde meşruiyet ve hukukîlik kazanacağını savunan ve bu gücün sadece Tanrı'nın yeryüzündeki vekiller tarafından kullanılabileceğini öngören teoriyi ifade eder. İlk önce, bir Yahudi bilgini olan Flavius Josephus (Kudüs, 37-100) tarafından, Yahudilerin büyük hahamlarca yönetildiği siyasî rejimlerini isimlendirmek için kullanıldığı sanılmaktadır. En eski çağlardan beri insan toplumları kadar onların siyasî ve kazaî otoriteleri de din ile sürekli ve yakın ilişki içinde bulunmuştur. Bugün dahil, çağlar boyunca, dinin, en azından müessir bulunmadığı ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Teokrasi

 Tenzihi Sıfatlar

Tenzihi sıfatlar Cenab-ı Allah'ın her türlü noksanlıktan münezzeh olduğunu ve mahlukatına benzemekten beri olduğunu ifade eden itibarî sıfatlar. Bu sıfatlar, sıfat-ı sübûtiyye gibi hakiki, vücûdî ve Cenab-ı Hakk'ın zatıyla kaim manalar olmayıp O'nun noksanlıklardan münezzeh olduğunu ifade etmeye yarayan tabir ve kavramlardır. Tenzîhî sıfatlara, es-Sıfatü's-Selbiyye, es-Sıfatü't-Tenzîhiyye ve tenzihat da denilir . Tenzîhî sıfatlar, Allah Teala'dan, O'nun zatına layık olmayan ihtiyaç, hudûs, imkan ve başkasına benzemek gibi her türlü noksanlığı selbettiği, yani nefy edip kaldırdığı için es-Sıfatü's-Selbiyye diye de isimlendirilir. Cenab-ı Allah'ı noksanlıktan tenzih eden sıfatlar sayılamayacak kadar çoktur. Mütekellimîn, Kur'an-ı Kerîm'den istifade ederek bunları beş esasta toplamıştır. 1- Kıdem: Allah Teala'nın ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tenzihi Sıfatlar

 Tenfiz

Tenfiz Bir hakimin verdiği hükmü diğer bir hakimin istinafen vaki olan tetkiki neticesinde usûlüne uygun görerek tasdik etmesi. Ayrıca, hakimin hükmü infaz etmesi (yerine getirmesi), akdin geçerli hale getirilmesi anlamlarına da gelir. Bir çok hadis-i şerifte bu anlamlara geldiği görülmektedir. Akdin tenfizi, akdin oluşmasından ayrı ve müstakil bir merhaledir. Karşılıklı rıza ile tamamlanan akitten sonra, her iki taraf akdin kendilerine yüklediği görevleri yerine getirmeye çalışırlar, buna akdin tenfizi denir. İki taraftan birisi görevini yapmazsa, hak sahibi davacı olduğu takdirde, mahkeme kararıyla akdin tenfizi için zorlama yoluna gidilir. Buna göre akdin tenfizi, akde bağlı ve akdin neticesi olan bir konudur. Akdin oluşma ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tenfiz

 Tenasuh

Tenasuh Bir şeyin diğerini takib ederek yok etmesi, bir şeyi elden ele dolaştırmak, bir şeyin dolaşarak diğerinin yerini alması . Dinler tarihinde, ölen insanların ruhunun bir hayvan ya da bir insan bedenine girmesi inancını dile getirir. Türkçe'de ruh göçü denilir. Batı dillerinde bunun karşılığı, "Reincarnation ve Tranmigratıon" dur. Tenasuhe inananlara da "Tenasuhiyye" denilir. Tenasuh inancı, Hindistan'da Hinduizm'den doğmuş ve buradan Hint Adaları, Tibet, Çin, Kore, Japonya, ve eski Yunan'a yayılmıştır. Bu inanç, Hinduizm (Brahmanizm) ile beraber, Budizm, Taoizm, Caynizm, Maniheizm gibi Asya'nın eski dinlerinde de görülür. Tenasüh'ün en eski yazılı kaynağı, Hinduizmin kutsal metinleri olan Upanişad'lardır (M.Ö. 7-6 yy). Tenasüh inancında ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tenasuh

 Temlik

Temlik Bir kimsenin sahibi olduğu bir menfaat veya aynı ya bizzat kendisi ya da vekîli vasıtasıyla bir başkasına nakletmesi anlamında bir fakıh terimi. Arapça bir kelime olup, temlik "Sahip ve malik olma, bir mülkü tasarrufu altına alma" anlamına gelmektedir. İki çeşit temlik vardır: 1- Aynın temlîki: bir kimsenin sahibi olduğu bir aynı (malı) bir başkasına aktarmasıdır. Bu iki yolla olur: a) Aynın bir bedel mukabilinde temlîki: Kişinin bir malını, aldığı ıvaz (bedel) karşılığında temlik etmesidir. Hukukta bir tür temliki ifade eden akit, bey' (alım satım akti)dir. b) Aynın ıvazsız olarak. hiçbir bedel alınmadan temliki: Kişinin sahip olduğu bir malı hiçbir bedel ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Temlik

 Temizlik

Temizlik Bedenin ve ruhun maddî manevî pisliklerden uzak tutulması. İslam Müslümanları bazı görevleri yerine getirmekle mükellef tutmuştur. Bu görevlerden bir kısmı Müslümanın ruhi yönünü bir kısmı da maddî yönünü ilgilendirir. Dinin kesinlikle yerine getirilmesini istediği bedenî görevlerin aksatılması vücudun çeşitli rahatsızlıklara yakalanması ve dinî-ahlakî görevlerin yapılabilme güçlüğünü ortaya çıkarır. Bunun için bedenî görevleri titizlikle yerine getirmek, sağlıklı ve her an her türlü görevleri eksiksiz yapabilecek bir beden yapısına sahip olmak, ahlakî bir yükümlülüktür. Bedenî görevlerin başında temizlik gelir. Nitekim bir ayet-i kerimede Allah Teala şöyle buyurmaktadır: "Orada (Mescid-i Kuba'da) günahlardan ve pisliklerden temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da böyle çok temizlenenleri ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Temizlik

 Temettu

Temettu Yararlanma, kar etme, faydalanma. Haccı ifa şekillerinden biri (bk. "Hacc- Temettu" mad.) Devletin herkesten kazancına göre aldığı vergiye "temettu' vergisi"; bir şirketin hisselerinden her birinin payına düşen kara, "hisse-i temettu" denilir. Temettu' kelimesi Kur'an-ı Kerîm'in çeşitli ayetlerinde "yararlanma, eğlenme" anlamında kullanılmıştır: "Ey Peygamber! Onları kendi hallerine bırak. Yesinler, eğlensinler, boş umutları onları oyalayıp dursun. Onlar yakında bileceklerdir" (el-Hicr, 15/3); "Onlar kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsinler ve arzularınca eğlensinler bakalım, yakında anlayacaklardır" (el-Ankebût, 29/66); "İnkar edenler, dünyada zevk ve sefa içinde yaşarlar ve hayvanlar gibi yiyip içerler. Onların varıp kalacakları yer ise cehennem ateşidir." (Muhammed, 47/12); Ey Muhammed! Sen ona: "İnkarınla ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Temettu