Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat






vuhuv.com

İslam Ansiklopedisi



 Tahammülü'l-hadis

Tahammülü'l-hadis Bir ravinin başkalarına rivayet etmek gayesiyle, hadis rivayet eden bir şeyhten rivayet ettiği hadisleri sema, kıraat, icazet, münavele, kitabet, i'lam, vasiyyet, vicade gibi yollarla alması, yani aldığı hadisleri başkasına nakletmek üzere yüklenmesidir (Nureddin Itr, Mu'cemu'l-Mustalahati'l-Hadisiyye; Talat Koçyiğit, Hadis Istılahları, Ankara 1980, s. 414). Hz. Peygamber (s.a.s), ashabını hadisleri öğrenmeye ve başkalarına da tebliğ etmeye teşvik ederdi. O'nun rivayet konusuna ait teşvik ve tavsiyelerinden birinde "Sözümü işitip güzelce belleyen ve bellediği gibi başkalarına (ileten, tebliğ eden) kimsenin Allah yüzünü ağartsın" (Ebû Davûd, İlim, 10; Tirmizî, İlim, 7; İbn Mace, Mukaddime, 18; Menasik, 76; Dari-mî, Mukaddime, 24; Müsned, I, 37, III, 225, ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tahammülü'l-hadis

 Tahafüt

Tahafüt Tahafüt; kelime olarak, genel anlamda tutarsızlık ve çelişiklik anlamlarına gelmektedir. İslam ilimleri literatürunde ise, tahafüt denilince ilk anlamda aklımıza, İmam-ı Gazzali ile başlayan Kelam-Felsefe ilişkisi ve bu süreç çerçevesinde kaleme alınan Onun "Tahafütü'l-Felasife" isimli eseri ile bu silsiledeki diğer eserler aklımıza gelmektedir. Zira, bu silsile biraz sonra geniş olarak ele alınacağı üzere, özellikle Kelam-Felsefe literatüründe önemli bir yere sahiptir. Zira, Gazzali'nin Tahafütü Kelam ve Felsefe meselelerinin bir arada tartışılıp ele alındığı bir eser olup, bu konuda bir nevi odak olarak tanınmaktadır. Burada meseleye biraz daha geniş bir bakış açısı ile, kelam ilminin tarihi gelişimi ve Kelam-Felsefe açısından bakmak suretiyle, Tahafüt ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tahafüt

 Taha Suresi

Taha suresi Kur'an-ı Kerîm'in yirminci sûresi. Mekke'de inmiş olup 135 ayetten ibarettir. 130, 131'inci ayetler Medîne'de inmiştir. Bu sûre Hz. Peygamber'e hitapla başlayıp, yine O'na hitapla son bulmaktadır. İki harften ibaret olan "Ta Ha" sözcüğü müteşabih ayetlerden olup gerçek anlamını ancak Allah bilir. Bununla birlikte müfessîrler bu ayete; "Ey Muhammed!", "Ey insan", "Ey erkek adam", "Ey temiz olan ve doğru yolu bulan kişi", "Gece namazında yorgunluktan ayağını yerden kaldıran kişi, ayağını yere bas" gibi anlamlar vermişlerdir. Sûrenin baş tarafında Hz. Peygamber'in yükümlülükleri anlatılıyor, ancak Kur'an'ın onu sıkıntıya düşürmek için indirilmediği bildiriliyor. O, sadece Allah'tan korkanlara bir uyarıcı ve bir müjdecidir. Yüce ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Taha Suresi

 Tagut

Tagut Azgın, sapık, kötülük ve sapıklık önderi, zorba, şeytan, put, puthane, kahin, sihirbaz. Allah'ın hükümlerine sırt çeviren kişi ve kuruluşların tümü. Arapça "Teğa" kökünden türetilmiş olup kelimenin masdarı olan "Tuğyan" Allah Teala'ya isyan etmek anlamına gelmektedir. Allah'ın indirdiği hükümlere muhalif olan ve onların yerine geçmek üzere hükümler icad eden her varlık tağuttur. Tağut, Allah (c.c)'a karşı isyan etmekle beraber O'nun kullarını kendisine kul edinmek gayretinde olandır. Bu ise şeytan, papaz, dinî veya siyasî lider veyahut da kral olabilir. Bu sebepten bir insanın hakiki mümin olabilmesi için tağutu reddetmesi gerekmektedir. Tağut kelimesi aslında çoğul manası taşımaktadır. Çünkü Allah (c.c)'ı inkar eden, bir ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tagut

 Tafsili

Tafsili iman Ehl-i Sünnet imamları ve Tevhid ilmi alimleri, "İslam'da imanın hakikati nedir, aslî imanın rükünleri nelerdir, iman ile salih amel arasındaki münasebet nedir?" sorularının cevabını incelerken, kısacası, "İman" bahsini işlerken, "İcmalî ve Tafsilî" iman konusuna da temas etmişlerdir. Biz burada, ansiklopedi maddeleri arasında yer alan "Tafsilî İman" konusunda muteber ana kaynaklarda geçen bilgileri özetleyeceğiz. Mutlak iman'ın rükünleri ve temel esasları olduğu gibi, "Tafsilî İman"ın da rükünleri, temel esasları ve dereceleri vardır. Bunların her biri hakkındaki bilgiye ve tasdikin niteliğine göre, Ehl-i Sünnet alimleri, "Tafsilî İman"ın üç derecesi olduğunu söylemişler, herbirinin temel esaslarını ve özelliğini beyan etmişlerdir. Tafsilî imanın birinci derecesi: ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tafsili

 Taç

Taç Serpuş, külah; asalet, güç, ihtişam ve saltanat simgesi olarak başa giyilen başlık. Tarikatlarda şeyhlerce giyilen özel başlıklara da taç denir. Tarikat başlıkları tac-ı şerif ve fahr olarak da anılır. Kimi tarikatlar ise taçlarına kendilerine özel isimler vermeyi yeğlerler. İlk dönemlerde mutasavvıflar ayrı bir başlık giymezlerdi. Ama sonradan, diğer insanlardan kendilerini ayırmak için, taç adı verilen başlıklar kullanmaya başladılar. Taç giyen ilk mutasavvıfın Ebu Kasım Ali el-Cürcanî (11.yy) olduğu söylenir. Ebu Kasım'ın davranışı zamanla mutasavvıflar arasında yaygınlaşarak gelenekleşti. Taçların üst kısmına kubbe, başa geçen kısmına lenger adı verilir. Ayrıca üzerine destar denen bir sarık sarılır. Yaygınlaşmasından sonra taç ve destar da ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Taç

 Tabu

Tabu Polinezya dilinde işaretlenmiş, tayin edilmiş, Dinler tarihi ve sosyolojide, kutsallığı nedeniyle dokunulmaması gereken şey, söylenmesi yasak edilmiş söz, yapılması istenmeyen fiil, bir şeyin tabiat üstü kudreti. "Tabu" terimi her ne kadar Polinezya dilinden geliyor ve Polinezyalılara özgü bir mana taşıyorsa da, bu deyimin ifade ettiği "dinî yasak" inancı genel bir anlam dile getirmekte ve bütün animist toplumlardan ortak izler taşımaktadır. Bazı sosyolog ve dinler tarihçilerine göre, dinlerdeki yasakların kaynağı tabuda aranmalıdır. Tabu kelimesi, Havai'de kapu, Mikronezya'da tambu, taboo şeklinde kullanılmaktadır. İslam dışındaki dinlerde müşahade edilen dinî yasaklar, genellikle mukaddes olan mefhum ve eşyaya saygı ile korku temeline dayanır. E. Durkheim'e ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tabu

 Tabiun

Tabiun Hz. Muhammed (s.a.s)'in sahabilerinin devrine yetişen, onları gören, iman sahibi olduğu halde onlarla beraber bulunan ve iman üzere vefat eden kişiler, sahabeden hadis nakledenler. Arapça bir kelime olan tabiûn, "tebi-e" fiilinden gelmektedir. Bu fiil, birinin izinde yürümek, ona tabi olmak, beraberinde bulunmak, cemaatın namazda imama tabi olması gibi manaları ifade eder. Bu fiilden ismi faili, "tabiun" dur. Sonuna nisbet ya'sı bitişince, "tabiî" olur. Bunun çoğulu da, "tabiûn" dur. Kelime olarak Türkçe karşılığı; uyanlar, tabi olanlar demektir. Dinî anlamda da, Hz. Muhammed (s.a.s)'in sahabilerine tabi olan, onları takib eden nesil için kullanılır. Arap gramerine göre, tabiûn kelimesi ref' halindedir, yani ötreli ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tabiun

 Taberi

Taberi H. III-IV (M.9-10) asırlarda yetişmiş, fıkıh, hadis, tarih, dil, tefsir ve kıraat ilimlerinde otorite olmuş alim. Tam adıyla Ebû Cafer Muhammed ibn Cerîr et-Taberî. Taberistan'ın mul şehrinde 224/838 yılı sonlarında dünyaya geldi, ilk tahsilini burada yaptı. Yedi yaşında hafız oldu, dokuz yaşında hadis ezberlemeye başladı. İlim tahsili için Rey, Basra, Kûfe, Medine, Suriye ve Mısır gibi şehir ve ülkeleri dolaştıktan sonra, hilafet merkezi olan Bağdad'a yerleşti. Kaynaklar onun hocaları ve talebeleri için uzun bir liste vermektedir. Zamanında hadis, fıkıh (Hanefi, Şafiî ve Malikî fıkıhları), kıraat, tarih ve edebiyat sahalarında meşhur olan birçok alimden ders aldı, yetiştikten sonra da bütün bu ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Taberi

 Tabakat

Tabakat Tabakalar, hal tercümesi kitabı. Arapça bir kelime olan tabakat, tabaka kelimesinin çoğuludur. Kelime olarak tabaka, sıra halinde üst üste konulmuş şeylerden her biri, kat, derece, zümre, sınıf, nesil, kuşak, tek yapraktan ibaret kağıt, cepte taşınan, tütün ve sigara konulan kutu manaları için kullanılır. Hal tercümesi kitabı olarak yazılan tabakat, aynı çağda yaşamış, aynı bilim dalıyla uğraşmış, aynı mezhep ve tarikatın üyesi olan kişilerin hayatları işlenmektedir. Bu çeşit tabakat kitapları, genellikle on veya yirmi yıllık bir süreyi kapsamaktadır. Hadisçilerin hayatını anlatan kitaplara, "tabakatü'l-muhaddisin", fakihlerin hayatını anlatan kitaplara da, "tabakatu'l-fukaha", şairlerin hayatını anlatan kitaplara ise, "tabakatu's-şuara" ve mutasavvıfların hayatını anlatan kitaplara " ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Tabakat