Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat






vuhuv.com

İslam Ansiklopedisi



 Sorumluluk

Sorumluluk Kişinin kendi istek ve iradesi ile yaptığı ve yüklendiği işlerin hesabını vermesi bundan dolayı hesaba çekilmesi, İslam, her insanın bir iradesi ve seçme hürriyeti bulunduğunu ve bu iradesini kullanmak suretiyle yapacağı işlerin tamamından sorumlu olduğunu bildirmiştir. Bundan dolayı insanlar ve özellikle müslümanlar, yapacakları her işte söyleyecekleri her sözde dikkatli olmak durumundadırlar. Kur'an-ı Kerîm'de Yüce Rabbımız şöyle buyurur: "De ki; herkes kendi (hali) ne uygun yolda hareket eder. Rabbımız, kimin en doğru yolda olduğunu daha iyi bilir" (el-İsra, 17/84). Şayet insan yaptığı her işten ve davranıştan, söylediği her sözden sorumlu olmasaydı, dinimizdeki farzlar, haramlar, mübahlar olmaz ve emirlerle yasakların bir anlamı ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sorumluluk

 Solculuk

Solculuk SOLCULUK Aşırı sosyalist düşünceleri ve solcu politikaları benimseyen, yani kendilerine halkçı ve demokrat diyenlerin yolunu takip etme veya onların sosyal ve politik olaylara getirdikleri fikri çözümleri benimseme anlamında kullanılan bir terim. Sosyalist ve Komünist açıdan ise solculuk, geleneksel sol partilere veya sendikalara oranla kitlelerin devrimci rolüne üstünlük tanıyanların siyasi düşüncesi veya tutumuna denir. Küçümsenen ve aşağılanan bir anlamda solculuk, sol bir parti veya sendika içinde aşırılığı, aşırı sol akımı ifade için kullanılır. Siyasi ve sosyal anlamda solculuk, 1789 Fransız İhtilaliyle ortaya çıkmıştı. XIX. yüzyılın ilk yarısında muhafazakarlara sağcı, liberallere de solcu denilmişti (bk. Sağcılık). "Solculuk" (Gausehisme) terimini ilk defa Lenin'in ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Solculuk

 Softa

Softa Medrese öğrencisi; ilmiye mensubu; molla; dindar kişi; bir düşünceye bağnazca bağlanan kimse hakkında kullanılan bir terim. Bu terimin tarihi süreç içinde onaya çıkışının anlaşılması için, ekonomik, eğitim ve sosyo-politik kaynaklı üç hususun birlikte ele alınması gerekir. Bunlardan birincisi; on altıncı yüzyıldan on dokuzuncu yüzyıla dek süren, Ankara'daki tiftik işletmesi ve bundan "sof" adı verilen bir tür kumaş üretimiyle ilgilidir. Anılan dönemde üretilen kumaşlar Osmanlı ekonomisinde önemli bir yer tutmaktaydı. Kumaşların bir kısmı da yun dışına ihraç ediliyordu. Üretilen softan çeşitli giyim eşyalarının yanında, medrese öğrencisinin, ilmiye sınıfından olmadığının anlaşılmasını sağlayan bir çeşit sarık olan "softa külahı" da yapılıyordu: Osmanlı medreselerinde ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Softa

 Slogan

Slogan Bir düşünce, inanç veya fikri ya da ürünü geniş kitlelere yaymak veya satmak, ya da bir eylemi, örgütü tanıtmak, desteklemek amacıyla oluşturulan kısa, özlü, çarpıcı formül. Siyasî olduğu kadar ticari sahada da yoğun biçimde kullanılır olmaya başlayan sloganın, temel öğesi kelimelerdir. Sadece bir kelimeden ibaret sunuşlar yapılacağı gibi, birkaç kelimenin örgüsü veya cümle ve cümleler de slogan işlevi görebilir. Slogan, renk, grafik, müzik (cıngıl) veya hareket biçimiyle de bütünlenerek güçlendirilebilir. Slogandan siyasî propagandada ilk faydalanan Ekim Devrimi'ne giden günlerde Bolşevikler oldu. "Toprak ve Barış" gibi üç kelimeden ibaret sloganı, Çarlık Ordusu'nun ve Rus köylüsü'nün arasında yaygınlaştıran komünistler, sonuçta iktidarı ele ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Slogan

 Sldk

Sldk "Her şeyde doğru olma" anlamında Kur'anî bir kavram. "Sa.Da.Ka" fiilinden masdar olan "Sıdk", "konuşanın inancı itibariyle söz ve fiilinin birbirine uygun olması"dır. Bir va'din yerine getirilmesi bakımından sözün doğru olması "sıdk" olduğu gibi bir olayın haber verilmesi bakımından da sözün doğru olması "sıdk" dır. Kur'an-ı Kerim de "Hadis (olayları haber veren söz) bakımından Allah'tan daha doğru olan kimdir..." (en-Nisa, 4/87) ve "Allah (c.c) hak olarak va'detti. Allah'tan daha doğru sözlü kim vardır..." (en-Nisa, 4/122) buyrularak Allah (c.c)'ın hem haber verme, hem de va'dini yerine getirme bakımından hiç kimsenin tahayyül edemeyeceği şekilde "sıdk" sahibi olduğu belirtilerek meydan okunuyor. Kur'an'da daha çok ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sldk

 Siyer

Siyer Hz. Muhammed (s.a.s)'in hayat hikayesi: "Siyer", Arapça "sîre" sözcüğünün çoğulu olup Peygamber (s.a.s)'in hayatını (hal tercümesini) anlatmak için kullanılır. Zaman içinde: Soy dizini, doğumu, çocukluğu, gençlik yılları, peygamberliği, Mekke ve Medine'de meydana gelen olaylar ve gerçekleşen savaşları da içine alacak şekilde, doğumundan ölümüne kadar Hz. Peygamber (s.a.s)'in hayatından sözeden kitaplara "Siyer-i Nebî", "es-Siretü'n-Nebeviyye" veya kısaca "Siyer" adı verilmiştir. Siyer ile sıkça beraber kullanılan ve savaş, savaş yeri, savaş menkıbesi anlamlarını ihtiva eden "Meğazi" kelimesi vardır. Hz. Muhammed (s.a.s)'in savaşlarının anlatıldığı kitaplara da aynı ad verilmiştir. İzahlardan da anlaşılacağı üzere siyer, daha genel, meğazî ise daha dar anlamı ifade eder. Ancak ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Siyer

 Siyaset

Siyaset Devleti idare etme sanatı; diplomatlık, politika; insanları, dünya ve ahiret saadetlerine yöneltme gayret ve mesaisi. İslami devletin temel prensiplerini, miladî 620 ve 622. yıllarında yapılan meşhur Akabe Beyatlarında görmek mümkündür. Beyatların içeriği incelendiği zaman, bunların ruh temizliği, sosyal reform ve hukuka dayandığı görülür. Kur'an'a göre, mülk Allah'ındır, yani yer yüzünde Allah hükmeder. Bu bakımdan Kur'an'ın şu ayetleri anlamlıdır: "Rasûlüm deki " Ey mülkün sahibi Allah'ım! Sen dilediğine mülkü verirsin, dilediğinden de çeker alırsın... " (Alû İmran, 3/26). "Göklerin ve yerin hükümranlığı Allah'ındır" (Alû İmran, 3/189). "Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allahındır" (Lokman, 29/26). Bu ayetlerden anlaşıldığına göre, evrende Allah'ın ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Siyaset

 Sit (a.s)

Sit (a.s) ŞİT (a.s) Şit (a-s) Hz. Adem'in beşinci çocuğudur, annesi Havva'dır ve Kur'an'da adı geçmeyen peygamberlerdendir (İbn Sa'd, Tabakatu'l-Kübra, Beyrut 1957, I, 39). Şit (a.s)'a Şis de denir. Şis kelimesi İbranicedir. Süryanicede buna Şas ve Arapçada Şes denir. Esas manası "Hibetullah"dır. Türkçe karşılığı Allah'ın vergisi, hibe ve bağışı demektir (et-Taberî, Tarih, Mısır 1326, I, 76). Rivayetlere göre Adem (a.s)'ın oğlu Kabil, kardeşi Habil'i öldürdüğü zaman, Adem (a.s) ve Havva validemiz çok üzülürler. Yüce Allah bunun üzerine, onlara bir hibe, bir nimet olarak Şit (a.s)'ı verir. Şit (a.s), Kabil'in Habil'i öldürmesinden beş sene sonra dünyaya gelir. O dünyaya geldiği zaman, Cebrail ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sit (a.s)

 Sirket

Sirket İki maldan birisini diğeriyle ayrılmayacak şekilde karıştırmak, iki ve daha çok kimsenin ortak iş veya ticaret yaparak elde edecekleri karı paylaşmaları ve ortaya çıkacak zararı da göze almaları şartıyla kurdukları ortaklık. İslam'da, toplumun ihtiyacı olan ortaklık şekillerine gerekli yer ve değer verilmiştir. İslam'da şirketler mal, iş ve kredi şirketi olmak üzere genel olarak üç kısma ayrılır: 1- Ortaklar birer miktar sermaye koyup, bununla yapacakları ticaretten meydana gelecek karı paylaşmak üzere şirket akdi yaparlarsa, bu "mal şirketi" olur. 2- Ortaklar, mal yerine iş, sanat ve çalışmalarını ortaya koyarak "iş ortaklığı" kurabilirler. 3- Sermayesiz, yalnız kredileriyle, yani ödünç para kullanarak ya da ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sirket

 Sirk

Sirk "Şe-ri-ke" fiilinin masdarı, ortak olma demektir. Dinî anlamda şirk, Allah'a eş ve ortak koşma manasına gelir. Bu fiilin dört harfli "if'al" babındaki şekli "eşrake"dir ve ortak tanıma, ortak koşma demektir. Bu babın ismi faili olan "müşrik" de, ortak koşandır (el-İsfahanî, el-Müfredat fi Caribi'l-Kur'an, Mısır 1961, II, 259, "şe-ri-ke" md.) Şirk, aynı kökten gelen kelimelerle birlikte, Kur'an'da yüzelliyi aşkın yerde geçmektedir. Kur'an-ı Kerim'i incelediğimiz zaman, şirke düşen insanların nefislerine tabi olarak tevhide karşı çıkmalarının neticesinde bu duruma düştüklerini görüyoruz. Bütün müşrik toplumlarda, genellikle ahlaksızlık, nefis duyguları, zulüm, hırs, azgınlık, taşkınlık ve menfaatperestlik hakimdir. Şirkin temeli, insanların Allah'a tam manasıyle inanmamaları, O'nun ...

Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sirk