Arkeoloji
Bilgisayar
Bilim
Bitkiler
Biyografi
Biyoloji
Coğrafya
Din
Edebiyat
Ekonomi
Elektronik
Felsefe
Fizik
Genel
Hayvanlar
Hukuk
internet
İslam Ansiklopedisi
Jeoloji
Kimya
Matematik
Müzik
Programlama
Rehberlik
Resim
Rüya Tabirleri
Sağlık
Sinema
Siyaset
Sosyoloji
Spor
Şifalı Bitkiler
Tarih
Teknoloji
Tıp
Tiyatro
Uzay
Yerler
Ziraat
vuhuv.com |
İslam AnsiklopedisiSaimeSaime
Yılın yarısından fazla günlerde
meralarda otlamak suretiyle barınan ve kendilerinden süt, döl alınması
veya kendilerinin semizlenip yağlanması istenen koyun,
sığır, deve gibi hayvanlar hakkında kullanılan
bir fıkıh terimi. Atın da saime olduğunu söyleyenler
vardır. Yalnız merkeb ve katır kesinlikle saime
hayvanlardan değildir (M. Ali et-Tehanevî, Keşşafu
Istılahatil-Fünûn, I, 698):
Saime hayvan, yılın çoğunda meralarda
otlamalıdır. Yılın tamamını meralarda geçirmesi
şart değildir.
Bir hayvanın saime olup olmaması, ondan zekat
alınıp alınmamasıyla ilgilidir. Saime olan hayvanların
sayısı İslam hukukunun belirlediği nisab
miktarına ulaşırsa ondan zekat alınır. Saime
olmayan hayvanlardan zekat alınmaz.
Saime olan hayvanlardan zekat alınacağına
dair Ebû Davûd ve Nesaî'nin Behz ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Saime SaibeSaibe
Bir hastalıktan ve tehlikeden kurtulmak gayesiyle
yapılan adağı yerine getirmek için bir onur işareti
olarak serbest bırakılan ve yük vurulmayan erkek veya dişi
deveye Arap müşriklerince verilen isim. Araplar cahiliye döneminde,
seferden döndükleri zaman veya herhangi bir hastalıktan kurtulmak için,
yahut buna benzer herhangi bir hususta adak adayacakları zaman;
"benim bu devem Saibe" dir derlerdi.
Arapların cahiliye dönemindeki bu tür adlandırmaları
birer adet haline gelmişti. Bunlar, Allah'ın hükümlerini tanımayarak,
kendi heva ve heveslerine göre bir yol takib ediyorlardı. Rasûlüllah
(s.a.s) Saibe ismini ilk kullanan adamın, Amr olduğunu
bildirmektedir.
Zeyd İbn Eslem'den gelen rivayette Rasûlüllah (s.a.s)
şöyle buyurmuştur: "Doğrusu ben Saibe ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Saibe SahurSahur
Oruç tutmak üzere gecenin son altıda birinde
yenen yemek. Hz. Peygamber sahur yemeğini özellikle teşvik
ederek, Yahudilerden sahur yemeği ile
ayrılacağımızı beyan etmiş; mutlaka
yenmesini tavsiye ile bunda bereket olduğunu söylemiştir. Böylece
sahur yemeği oruç tutan müslümanların önem verdikleri bir
yemek olmuştur. Hz. Peygamber (s.a.s) "Sahurda
kalkınız, sahurda bereket vardır" buyurmuştur.
İslam dini, insanların hem kişisel hem
de toplumsal davranışlarını en iyi şekilde düzenleyerek
onları terbiye etmeyi hedef almıştır.
Dolayısıyla, Allah'ın karşısındaki konumunu
ancak kulluğunu en mükemmel şekilde ifa etmekle koruyabilecek
olan insana, belli görev ve yükümlülüklerin ve gerekli ibadetlerin
belli zamanlarda yapılması emredilmiştir. Bu ibadetlerden
biri olan oruç disiplini ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sahur Sahit (sahid)Sahit (sahid)
Bir olaya tanık olan ve onu ilgili yerlerde
anlatan kişidir. Şahidin olaya tanık olmasına tahammül,
ilgili yerde anlatmasına da eda denilir. Şahidin şehadeti
adaletin gerçekleşmesine ve hakkın ortaya çıkmasına
sebep olduğu için İslam hukukçuları şahitlerde
bulunması gereken bir takım şartlar tesbit etmişlerdir.
Bu şartlardan bir kısmı doğrudan ayet ve hadîse
dayanırken, bir kısmı da şahidin doğru söylememe
ihtimalini bertaraf etmeye yönelik olmak üzere ictihada dayanır.
Ahitte bulunması gereken şartlar, genel ve
özel olmak üzere iki grupta mütalaa edilir;
a- Genel olanlar:
1- Şahit akıl ve baliğ
olmalıdır. Bunda İslam hukukçularının ittifak
vardır. Dolayısıyla çocuğun, delinin ve sarhoşun
şahitliği kabul ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sahit (sahid) SahihaynSahihayn
Buharî ve Müslim'in sahihlerine "iki sahih hadis
kitabı" anlamında kullanılan bir usul-u hadis terimi.
Bu iki imamdan sonra gelen hadis
hafızlarından, kendilerine göre yalnız sahih hadisleri
toplayanlar olmuşsa da, hiç biri bu iki kitapta gösterilen dikkat
ve basireti göstermeye muvaffak olamamıştır. Bundan
dolayı bu iki kitaba hadis kitaplarının en sahihleri
denilmiştir. Aslında daha önceleri en sahih olan kitap,
İmam Malik'in Muvatta'ı idi. Ancak, Muvatta'daki hadis-i
şeriflerin hiç biri bu iki kitabın dışında
kalmadığı için, Mütekaddimînin de Müteahhirînin de, en
sahih olma hususunda ihtilafları yok demektir (Ahmed Naim, Tecrid-i
Sarih Tercemesi, I, 50).
Sahihayn'ın Mukayeyesi:
1- Sıhhat yönünden: Bu açıdan Buharî'nin
... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sahihayn Sahih-i MüslimSahih-i müslim
Altı temel hadis kitabın ikincisi. Buharî'den
sonra sırf sahih hadisleri tasnif etmek için oluşturulmuş
hadîs kitabı.
Ebul-Hüseyn Müslim b. Haccac el-Kuşeyrî, Nişabur'da
doğmuş, meşhur Arap kabilesi Kuşeyr'e mensub bir
muhaddistir. Müslim, hocası Buharî gibi hemen hemen bütün hayatını
Hadis'e adamış büyük bir muhaddistir. Hadis ve Hadis
ilimlerinin öteki dallarına dair bir çok eser yazmıştır.
İmam Müslim'in en meşhur eseri hiç şüphesiz "el-Müsnedü's-Sahîh"
adını verdiği Sahih'idir.
İmam Müslim Sahih-i Müslim, diye şöhret
bulmuş olan "el-Müsnedü's-Sahîh"ini üçyüzbin hadis
içinden seçerek meydana getirmiştir. Eser, 54 kitab,1322 bab, mükerrerler
dışında 3033 hadis ihtiva etmektedir.
Müslim, Sahih'ini yazdıktan sonra, devrinin büyük
hadis münekkidi Ebu ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sahih-i Müslim Sahih-i BuhariSahih-i buhari
İslam kültürünün, Kur'an-ı Kerim'den
sonra en güvenilir ve en sahîh kitabı; İslam alimlerine göre,
sırf sahih hadisleri bir araya toplamak için yazılmış
sahih hadis eseri. İmam Muhammed b. İsmail el-Buharî'nin
Sahihine verdiği tam isim "El-Camiu's-Sahîh Müsnedul-Muhtasar
min Ümüri Rasulillah (s.a.s) ve Eyyamihi"dir.
İmam Buharî küçük yaştan itibaren
hadisle meşgul olmaya başlamıştır. Henüz on altı
yaşında iken Abdullah b. Mübarek ve Veki b. Cerrah'ın
kitaplarını ezberlemiş; daha sonraları hadis toplamak
için ülkeler dolaşmıştır. Suriye, Cezire, Basra,
Kufe, Hicaz gibi o günün belli başlı ilim merkezlerini
gezmiş ve oralardaki üstadlardan hadis tahsil etmiştir.
İmam Buharî bu eserini hocası İshak b.
Nahüye'nin ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sahih-i Buhari Sahih HadisSahih hadis
Ameli gerektiren yani kendisiyle amel etmek vacib olan
makbul hadis.
Hadis usulü alimlerinin ittifaklı olarak
yaptıkları tarife göre sahih hadis; "Şazz ve illetli
olmayarak, isnadı Rasûl-i Ekrem'e veya Sahabeden yahut daha
sonrakilerden birine varıncaya kadar adalet ve zabt sahibi
kimselerin yine kendileri gibi adalet ve zabt sahibi kimselerden muttasıl
senedlerle rivayet ettikleri hadistir" (İbn Kesir, İhtisaru
Ulumil-Hadîs, thk, Ahmed Muhammed Şakir, Beyrut 1951, s. 21).
Sahih hadisle ilgili yapılan bu tariften
kendisiyle amel etmeyi gerektiren sahih bir hadisin, metin ve
isnadında başlıca beş şartı
taşıması gerektiğini göstermektedir.
1. Sahih hadisin isnadı muttasıl
olmalıdır. Yani isnadda yer alan ilk raviden ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sahih Hadis SagcılıkSagcılık SAĞCILIK
Geleneksel sol partiler veya sendikalara oranla
kitlelerin devrimci rolüne, ihtilalci yanına ağırlık
veren siyasî düşünce ve tutumlara karşı olarak,
muhafazakarlığa, dindarlığa, maneviyatçılığa,
gelenekçilik ve milliyetçiliğe ağırlık veren sosyal
ve siyasî görüş ve tutumlar.
Siyasî anlamda sağ ve sol tabirleri ilk defa 1789
da Fransız İhtilaliyle başlamıştır. 1789
tarihli Kurucu Meclis (Assemblee Nationale Constituante)'in
başkanı, Kraldı. Meclis üyeleri de asiller, ruhban ve halk
temsilcilerinden oluşan bir gruptu. Bu kurucu meclis açıldığı
zaman asiller ile din adamları başkanın sağında,
halkın seçtikleri de başkanın solunda yer
almışlardı. İşte bu tarihten itibaren, sağ
ve sol gruplaşmalar siyasî hayat içinde yerini almış oldu.
Sağda ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Sagcılık Safii MezhebiSafii mezhebi
İmam Şafiî (ö. 204/819)'ye nispet edilen fıkıh
ekolü. Şafiî'nin künyesi,
Ebû Abdullah Muhammed b. İdrîs elKureşî
el-Haşimî el-Muttalibî b. Abbas b. Osman b. Şafi' olup H.
150'de Gazze'de doğmuştur. Hz. Peygamber'in dördüncü batından
dedesi Abdu Menaf'ın dokuzuncu göbekten torunudur. İmam
Şafiî'nin doğum yılı Ebû Hanîfe'nin (ö. 150/767)
vefat yılına rastlar.
Babası İdris bir iş için Filistin'deki
Gazze'ye gitmiş ve orada iken vefat etmişti. Doğumundan iki
yıl sonra annesi onu alıp baba vatanı olan Mekke'ye getirdi.
Küçük yaşta Kur'an-ı Kerim'i hıfzetti. Fasih Arapça
konuşan Huzeyl kabilesi arasında şiir ve edeb öğrendi.
Sonra Mekke müftîsi Müslim b. Halid ez-Zena'den ders alarak, ... Kategori : İslam Ansiklopedisi | Etiket: Safii Mezhebi |