ANSİKLOPEDİM.com
Hazene-ı Cennet
Hazene-ı cennet
Cennet kapısının bekçileri ve cennetin
muhafızlarıdır.
Kur'an-ı Kerim "Hazene-i Cennet"
hakkında detaylı bilgi vermez. Ne sayıları ne isimleri
ne de görevlerinin mahiyeti hakkında insanları yeterince
aydınlatmaz. Buna gerek de yoktur. Yalnızca iman etmek ve
Allah'ın bildirdiği kadarını bilmek kafidir. Allah'ın
ve Rasûlü'nûn bildirmediği ve ancak Onların bildirmesiyle
bilinebilecek mevzularda yorum yapmak, ileri geri konuşmak da caiz
değildir.
"Rablerine karşı gelmekten
sakınanlar ise zümreler halinde (bölük bölük) cennete sevkedilir.
Oraya varıp da kapıları açıldığında
bekçileri onlara: Selam size! Tertemiz geldiniz. Artık ebedî
kalmak üzere girin buraya, derler" (ez-Zümer, 39/73).
Yukarıdaki ayetten; Cenab-ı Allah'ın,
"hazene-i cennet"ten sözederken onları çoğul
siğası ile zikrettiğini görüyoruz. Demek ki, "Cennet
hazenesi"nin sayısı ikiden fazladır. Zira Arapça'da
çoğul, üç ve daha yukarısı için kullanılır.
Ayrıca "hazene", cennetlikleri
karşılarken takındıkları tavırdan mü'minlere
karşı güleryüzlû, tatlı sözlü olduklarını öğreniyoruz.
Hz. Peygamber (s.a.s) bir hadisinde:
"Ben kıyamet gününde cennetin kapısına
gelerek açılmasını isteyeceğim. Cennetin bekçisi:
- Sen kimsin? diyecek. Ben de:
- Muhammed'im diyeceğim. Bunun üzerine:
- Ben ancak sana açmaya memur oldum. Senden önce
hiçbir kimseye açmayacaktım, diyecek " (Müslim, İman,
85).
Buradan da, "Hazene-i Cennet"in diğer
melekler gibi, yalnızca kendilerine emrolunan şeyleri
yaptıklarını öğrenmekteyiz.
Halid ERBOĞA
Kategori: İslam Ansiklopedisi | Etiket: Hazene-ı CennetKaynak: http://samil.ihya.org/ansiklopedi/hazene-i-cennet.html
vuhuv.com.tr
Önemli Uyarı
Sitemizde yer alan tüm içerikler internet ortamından toplanmış ve derlenmiştir. Yer alan bilginin doğruluğu garanti edilmemektedir. Yanlış bilgi için tarafımıza sorumluluk yüklenemez. Yanlış bilginin doğuracağı etkenlerden sitemiz ve yöneticileri sorumlu tutulamaz.