Latif
Latif
Allah'ın güzel adlarından (Esmau'l Hüsna)
birisi, kelime olarak latif, ince hoş, saydam, güzel, yumuşak,
gizli, derin, lütufkar gibi anlamları dile getirir.
Müfessirlere göre Kur'an'da geçen latif kelimesi
birçok anlamları ihtiva eder. Kelime lütuftan gelen abartmalı
bir isim olabileceği gibi, letafetten gelen bir benzetme sıfatı
olarak da anlaşılabilir. Birinci durumda latif, son derecede
lütufkar demektir. Lütûf, büyük bir incelik, hoşluk ve
uygunlukla amaca ulaştırma, istenileni vermedir. İkinci
durumda latif, cisimlere özgü kesafetten uzak olmayı belirtir.
İkinci anlamında letafetin, karşıtı
olan kesafetin derecesine göre değişen çeşitli
mertebeleri vardır. Hava ya da ışık gibi bazı
cisimlerde letafet niteliğinden sözedilmesi, onlardaki nisbî
letafet nedeniyledir. Onun bunlarda az veya çok maddi yada cismanî bir
kesafet vardır. Kesafetin hiç bulunmadığı bir letafetten
ancak ruh-melek gibi anlaşılır varlıklarda sözedilebilir.
Böyle latif varlıklara maddeden bütünüyle soyutlanmış
varlıklar anlamında mücerredatın ise en üstünüdür.
Kelimenin tüm anlam ve çağrışımları
Allah'ın adı Latif in kapsamı için de yer alabilir.
Bununla birlikte müfessirler, Latif adına başlıca iki
yorum getirmişlerdir. Birinci yoruma göre Latif, en ince en gizli işleri
bütün incelikleri ile ve kolaylıkla bilen demektir. Bu
anlamıyla latif, Allah'ın ilminin
kuşatıcılığını belirtir. İkinci
yoruma göre latif, nasıl yapıldığı gizli olan
en latif şeyleri yapan ve varlıkların ihtiyaç duyduklarını
lütfuyla veren anlamını dile getirir. Bu anlam da Allah'ın
tekvin (yaratma) sıfatıyla ilgilidir.
Kur'an'da birçok kez geçen latif, tüm anlamlarını
çağrıştıracak biçimde kullanıldığı
gibi zaman zaman belli bir anlamı öne çıkaracak biçimde de
kullanılır. Sözgelimi: "Yaratan bilmez olur mu? O
Latif'tir, Habir'dir" (el-Mülk, 67/14) ayetinde latif kelimesinin
herşeyi bütün inceliği ile bilen anlamı öne çıkar.
"Gözler O'nu göremez, O bütün gözleri görür. O Latif'dir,
Habir'dir" (el-En'am, 6/103) ayetinde Latif, Allah'ın kesifin
karşıtı anlamında duyularla algılanamayan
varlık oluşunu belirtir. Allah kullarına Latif'tir. Dilediğini
rızıklandırır" (eş-Şura, 42/19)
ayetinde ise Allah'ın kullarına insanın düşünemeyeceği
kadar lütuflarda bulunduğunu, son derece lütufkar olduğunu
ifade eder.
Çağrıştırdığı
anlamları ve Allah'ın sıfatlan ile ilgisi
bakımından Latif adı bazı olguların
aydınlanmasına da imkan vermektedir. Herşeyden önce
yaratma, kesif olan maddenin bir fiili, niteliği olamaz; ancak latif
olan bir güç yaratma niteliğine sahip olabilir.
Yaratma, ilimsiz kör bir gücün de işi olamaz;
bu tam anlamıyla bilen Latif bir kudretin fiilidir. Bu nedenle yaratıcı,
yarattıkları ya da yaratacakları ile ilgili herşeyi
bilir; yükümlülerin gizli-açık, iyi-kötü her türlü söz,
durum ve davranışlarından haberdardır ve bu bilgisine
göre lütuf ya da ceza biçiminde karşılığını
verir.
Şamil İA
Sitemizde yer alan tüm içerikler internet ortamından toplanmış ve derlenmiştir. Yer alan bilginin doğruluğu garanti edilmemektedir. Yanlış bilgi için tarafımıza sorumluluk yüklenemez. Yanlış bilginin doğuracağı etkenlerden sitemiz ve yöneticileri sorumlu tutulamaz.