Sahih-i Müslim
Sahih-i müslim
Altı temel hadis kitabın ikincisi. Buharî'den
sonra sırf sahih hadisleri tasnif etmek için oluşturulmuş
hadîs kitabı.
Ebul-Hüseyn Müslim b. Haccac el-Kuşeyrî, Nişabur'da
doğmuş, meşhur Arap kabilesi Kuşeyr'e mensub bir
muhaddistir. Müslim, hocası Buharî gibi hemen hemen bütün hayatını
Hadis'e adamış büyük bir muhaddistir. Hadis ve Hadis
ilimlerinin öteki dallarına dair bir çok eser yazmıştır.
İmam Müslim'in en meşhur eseri hiç şüphesiz "el-Müsnedü's-Sahîh"
adını verdiği Sahih'idir.
İmam Müslim Sahih-i Müslim, diye şöhret
bulmuş olan "el-Müsnedü's-Sahîh"ini üçyüzbin hadis
içinden seçerek meydana getirmiştir. Eser, 54 kitab,1322 bab, mükerrerler
dışında 3033 hadis ihtiva etmektedir.
Müslim, Sahih'ini yazdıktan sonra, devrinin büyük
hadis münekkidi Ebu Zür'a Er-Razî'ye takdim etmiş ve onun
tashihlerini uygulamıştır.
İmam Müslim'in Sahih'i diğer hadis
kitaplarından farklı olarak bir çok özelliğe sahiptir.
Mesela İmam Müslim, öteki muhaddislerin pek riayet etmedikleri bir
hususa riayet etmiştir. O, hocalarından sema (dinleme) yoluyla
aldığı hadisleri naklederken, özellikle haddesena" (bize
hadis rivayet etti) tabirini; kendisinin hocalarına okumak sûretiyle
hocalarının tasvibine arzettiği hadisleri naklederken de,
"ahberana" (bize haber verdi) tabirini kullanmıştır.
İmam Müslim, ya ihtisar düşüncesiyle veya
daha başka sebeplerle kitabını bablara (bölümlere) ayırmamış,
bab başlıkları tanzim etmemiştir. Sahih-i Müslim'in
baskılarında bugün görülen bab başlıkları,
Sahih-i Müslim'in meşhûr şarihlerinden İmam Nevevî
tarafından konulmuştur.
Müslim'in kitabına aldığı hadisler,
genellikle Buharî'deki merfü' hadislerdir. O, Buharî'de bulunmayan 820
merfû' hadisi de kitabına almıştır.
Kütüb-i Sitte içerisinde yalnızca Müslim'de
bulunan mukaddimede Müellif Sahih'inde izlediği metodunu açıklamıştır.
Müslim, Sahih'inin mukaddimesinde, hadisleri üç
grupta tasnif ettiğini açıklamıştır:
I. Bellediğini sağlam belleyen hafızların
rivayet ettiği hadisler;
2. Halleri kapalı, belleyiş ve
sağlamlıkta orta derecede bulunanların rivayet ettiği
hadisler;
3. Zayıf ve metruk kimselerin rivayet ettiği
hadisler.
Müslim, kitabının ana kısmını
birinci grubun teşkil ettiğini ifade eder. İkinci grub
birinci gruba destek olarak alınır. Üçüncü, tamamen
merdûdtur.
Müslim, bir hadisin bütün tariklerini (isnadlarını)
müteaddid isnadlarla ve muhtelif lafızları ile hep bir araya
topladığı ve kendince o hadîs, fıkhın hangi babına
ait ise, toptan oraya dahil ettiği gibi; bu toplama esnasında
ilk önce güvenilir olan hafızların rivayetlerini dercedip
mestur, hıfz ve güvenirlikte orta halli olan ravilerin naklini
sonraya, zayıflar ve metruklerin tabi olarak ve şahit göstermek
yolu ile rivayetlerini de daha sonraya bırakır ki; aranan hadis
hem daha kolay bulunur, hem de gerek senedler ve gerek metinler hep birden
gözönünde tutulup istinbat edilecek hüküm kolayca istinbat edilir
(Ahmed Naim, Tecrid-i Sarih Tercemesi, "Mukaddime ", s. 219).
Müslim'in üstünlüğü hakkında Hakim'in
şeyhi Ebu Ali en-Nisaburî:
"Gök kubbenin altında Müslim'in kitabından
daha sahih hiç bir kitap yoktur" demiştir. Onun bu sözünün
gerekçesi, ondaki merfu hadislere hiç bir kimsenin sözünün karışmamış
olmasıdır.
"Müslim kitabını ikamet ettiği
yerde, kaynaklarının yanı başında ve
şeyhlerinin hayatta bulunduğu bir sırada meydana
getirmiştir. Hadîslerinin arasında başka söz serdinden
kaçınmıştır. Kitabın uslûbuna, siyakına
gayret gösteriyor; Buharî gibi, muhtelif bablarda hadisleri parçalamağa
mecbur kalacak şekilde ahkam istinbatına çalışmıyor;
muhtelif hadis zincirlerini bir yerde toplayabiliyor; mevkuf hadislere
ehemmiyet vermeyip sadece müsnedlerle ilgileniyordu" (Fuat Sezgin,
Buharî'nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar,
İstanbul 1956, s. 198-199).
Müslim'in, bazı hadisleri birden fazla yerde
topladığı da olmuştur. Sahih-i Müslim'de tekrarlanan
hadislerin sayısı 137'dir. Mükerrer isnadla gelen tek metin
için senedlerin değiştiği noktalara bir (Ha) harfi koymak
suretiyle bu durumu belirtir.
Bir hadisin metninin benzeri, yukarıdaki
sıralamaya göre daha aşağı derecedeki ravilerden
oluşan senedlerle gelmişse, o senedleri verdikten sonra, metin
yerine "mislehu" veya "nahvehu" demekle iktifa eder.
"Bu meseleyi bilmek Sahih-i Müslim ile meşgul olacaklara pek lazımdır.
Bu kitapta metnin makamına hakim olmak üzere "mislehu"
ile "nahvehu" lafızlarına pek çok tesadüf edilir"
(Ahmed Naim, a.g.e., s. 473).
İmam Müslim, rivayet edilen lafzı aynen edaya
büyük itina gösterir. Ravilerin bir harfte de olsa ihtilaflarını
kaydeder. Halbuki Buharî, mana ile rivayeti tecviz ettiği için,
buna o kadar riayet etmez.
Müslim'de talik yolu ile, yani, müellifin kendi hocasından
başlamak üzere senedden bir veya daha fazla raviyi ya da bütün
senedi atlayarak hadisi en yukarıdaki raviden, cezm
siğalarından biriyle zikretmek suretiyle sadece 17 hadis rivayet
olunmuştur. Bu tür hadislere muallak denilmektedir. Buharî'de
bulunan ta'liklerin sayısı ise 1341'dir.
Sahih-i Müslim, Şeyh Veliyyullah ed-Dihlevî'nin
taksimine göre, hadis kitaplarının birinci tabakasına dahildir.
Bu tabaka, hadis kitaplarından Buhari, Müslim ve Muvatta'ya münhasırdır.
Bu üç kitap Mütevatir, Sahih ve Hasen hadisleri ihtiva etmektedir (ed-Dihlevî,
Hüccetullahil-Baliğa; Kahire (t.y), I, s. 133).
Sahih-i Müslim'in bir çok nüshaları
bulunmaktadır. Sahih-i Müslim, bize Ebu İshak İbrahim b.
Muhammed b. Süfyan ve Ebu Muhammed Ahmed b. Ali el-Kalanîsî'den
rivayet edilen iki nüsha halinde intikal etmiştir. İbn Süfyan
rivayeti de Ebu Ahmed Muhammed b. İsa b. Amrûya el-Calûdî ve Ebu
Bekr Muhammed b. İbrahim el-Kisaî'den oluşan iki kişi
tarafından naklonulmuştur. el-Calûdî nüshası Abdülgafir
b. Muhammed b. Abdülğafir, Ebu'l Abbas Ahmed b. Hasan er-Razî ve
Ebu Saîd Ömer b. Muhammed b. Davud es-Siczî tarafından üç ayrı
koldan rivayet edilmiştir (İsmail Lütfi Çakan, Hadis Edebiyatı,
İstanbul 1985, s. 57).
Müslim'in Sahih'i bir çok kereler ve değişik
yerlerde (mesela, Delhi, Kahire ve İstanbul)
basılmıştır. En güvenilir baskılarından
biri, muhtelif yazma ve basma nüshalar karşılaştırılarak
Mehmed Zihnî Efendî (1332/1914) merhumun harekelediği (8 cüz (4
cild) halinde) Matbaa-i amire, 1330 baskısıdır.
Ayrıca dipnotlar ve tam bir cild tutan
detaylı ilmî fihristler ilavesiyle ve hadisleri numaralamak
suretiyle 5 cild halinde Kahire'de 1375/1955te modern bir baskısı
Muhammed Fuad Abdülbaki tarafından gerçekleştirilmiştir.
Müslim'in bu baskısı son derece kullanışlı ve
önemli bir baskıdır.
Sahih-i Müslim üzerine şerh olarak pek çok eser
yazılmıştır. İmam Nevevî otuza yakın
şerh yazılmış olduğunu söylemektedir. Bu
şerhlerin en yaygın olanları arasında Kadı
Iyaz'ın "İkmalül-Mu'lim bi Fevaidi Müslim" adıyla
el-Mazerî'nin El-Mu'lim bi Fevaidi Müslim" ine yazdığı
tekmile şerhindeki şerh ile İmam Nevevî'nin "el-Minhac
fi Şerhi Sahih-i Müslim Ibnil-Haccac" isimli şerhi
bulunmaktadır. Bilhassa Nevevî'nin şerhi oldukça yaygındır.
Hatta Müslim Şerhi deyince akla Nevevî şerhi'nden
başkası gelmemektedir.
Sahih-i Müslim Mehmed Sofuoğlu tarafından
sadece metin olarak (İstanbul 1967-1970), Ahmet Davudoğlu
tarafından da şerhli olarak (İstanbul 1971-1978) türkçeye
tercüme edilmiştir.
Sabahaddin YILDIRIM
Sitemizde yer alan tüm içerikler internet ortamından toplanmış ve derlenmiştir. Yer alan bilginin doğruluğu garanti edilmemektedir. Yanlış bilgi için tarafımıza sorumluluk yüklenemez. Yanlış bilginin doğuracağı etkenlerden sitemiz ve yöneticileri sorumlu tutulamaz.