Insa
ınsa
Kur'an-ı Kerîm'de "yaratılış"
ve "ba'su ba'de'l-mevt" (öldükten sonra diriltme)yle ilgili
kavram."İnşa", özellikle bitki ve insanları
yerden çıkarıp meydana getirmek, yeni bir topluluk
oluşturmak ve ölümden sonra bütün insanları, yeniden yerden
hayat verip çıkarmak demektir.
'İnşa', "Ne-Şe-E" fiil kökünden
gelir. "Ne-Şe-E", çıktı meydana geldi,
yetişti, gelişti. "an" edatıyla
kullanıldığında'-den çıktı, bitti.
anlamlarında olup, inşa kelimesinin fiili olan En-Şe-E ise,
"yaptı, meydana getirdi, çıkardı, yetiştirdi"
manalarınadır.
Kur'an'da bir "neş'e-i ûla" (ilk çıkış),
bir de "neş'e-i uhran (bir ikinci çıkış)tan söz
edilir. Neş'e-i ûla topraktandır:"Ve sizi daha iyi bilir,
sizi yerden neş'et ettirdiği zaman" (en-Necm, 53/32).
İnşa insanlar için kullanıldığı gibi,
bitkiler ve toplumlar, kavimler hakkında da kullanılır.
"Çardaklı ve çardaksız bahçeleri, ürünleri, çeşit
çeşit hurma, ekin, zeytinleri, narları birbirine benzer ve
benzemez biçimde"inşa" eden O'dur" (el-En'am, 6/14).
"Zalim olan nice şehirleri kırıp geçirdik ve arkalarından
başka topluluk inşa ettik" (el-Enbiya,21/1 1).
Türkçe'de kullanılan ve tabiî ki Arapça inşa
aslından geçen inşaat kelimesi bu kavramı yeterince açıklar
niteliktedir. Nasıl bir yapı temelin atılmasından
tamamlanmasına kadar sürer ve bu işlemin tamamına birden
inşaat denilirse, aynı şekilde inşa kavramı,
yaratma aşamasında ister insan, ister bitkiler, isterse
toplumlarla ilgili kullanılsın; ilk temelin, ilk tohumun
atılıp, ilk olmuşumun başladığı andan,
büyüyüp gelişme de dahil olmak üzere ayaklar üzerinde yükselme
dönemlerini de içine alacak kapsamdadır. Bu bakımdan, "inşa"
kavramında "meydana getirmek, yetiştirip büyütmek ve
terbiye etmek" anlamlarının hepsi söz konusudur.
Gece uykudan namaz için kalkmak da Kur'an'da "naşie"
kelimesiyle ifade edilmiştir. Bununla, uykudan uyanıp
kalkmanın bir bakıma yeniden dirilmek veya yerden bitmek
şeklinde değerlendirildiğini anlıyoruz. Özellikle
uykunun ölüme benzetildiğini de göz önüne aldığımızda,
bu anlam daha da belirginleşir. Yine, yağmur yüklü bulutların
oluşumu da Allah'ın bir "inşa"sıdır (er-Ra'd
12).
Yukarda sözü edildiği gibi, ilk inşadan
başka bir de "ikinci -son inşa" vardır.
Nasıl insanlar veya bitkiler yerden bitirilmekte, tohumlarından
çıkıp büyüyerek insan veya bitki halini almaktaysa; insanlar
ölümlerinden sonra yeniden "inşa" edilecek, yeni
baştan yaratılacak, yani bir "neş'e-i uhra"yı
yaşayacaklardır. Tirmizî'nin 'Şemail'inde, ayrıca
Taberanî, İbn Ebî Hatim ve daha başka hadisçilerin
eserlerinde Resulullah'tan rivayet ettikleri üzere, genç yaşlı
vefat eden müslüman kadınlar hakkında inen "Onları
bir şekilde inşa' ehler ve bakireler kılarız"
(el- Vakıa 35) ayeti bu "ikinci neş'e'den bir sahneyi ifade
etmektedir (Hak Dini Kur'an Dili, VII, 4708).
"İnşa" bir yazı veya makale
yazmak anlamında da kullanılır ki, düz yazı halinde güzel
makale ve yazı yazanlara "münşî" denilir. Kainat da
bir kitap olduğundan, bu iki inşa arasında tabiî bir bağlantı
ve anlam birliği vardır
Ali ÜNAL
Sitemizde yer alan tüm içerikler internet ortamından toplanmış ve derlenmiştir. Yer alan bilginin doğruluğu garanti edilmemektedir. Yanlış bilgi için tarafımıza sorumluluk yüklenemez. Yanlış bilginin doğuracağı etkenlerden sitemiz ve yöneticileri sorumlu tutulamaz.