Itıkaf
ıtıkaf
Bir yerde bekleme, durma ve kendini orada hapsetme. Akıl
baliğ veya temyiz kudretine sahip bir müslümanın beş
vakit namaz kılınan bir mescitte ibadet niyetiyle bir süre
durması anlamında bir fıkıh terimi.
İtikaf, Kur'an ve sünnetle sabittir. Kur'an'da
Ramazan ayının gecelerinden söz edilirken; "... Camilerde
itikafta iken de hanımlarınıza yaklaşmayın..."
(el-Bakara, 2/ 187) buyurulur. Başka bir ayette itikaf ibadetinin
daha önceki ümmetlerde de yapıldığına işaret
edilir (bk. el-Bakara, 2/125). Hz. Peygamber'in özellikle Ramazan içinde
ve Ramazanın son on gününde itikaf yaptığını
bildiren çeşitli hadis-i şerifler vardır. Hz. Aîşe'nin
şöyle dediği nakledilmiştir: "Resulullah (s.a.s)
Ramazan'ın son on gününde itikaf yaparlardı. Bu durum vefat
zamanına kadar bu şekilde devam etmiştir. Daha sonra Hz.
Peygamber'in zevceleri itikafı sürdürmüşlerdir" (Ahmed
b. Hanbel, Müsned, II, 67, 129; bk. Buharî, İ'tikaf, 1-18; Ezan,
12, 135; Hayz 10; Müslim, İ'tikaf, 1-6; Ebû Davud, Ramazan, 3;
Savm, 77).
Ebu Hanife'ye göre içinde beş vakit namaz
kılman her mescidde itikafta bulunmak caizdir. Ebu Hanife ve
İmam Malik'e göre itikafın nafile olarak en azı bir gündür.
Ebû Yusuf en az süreyi, bir günün yarıdan çoğu olarak
belirlerken İmam Muhammed itikaf için bir saati de yeterli bulur.
Mesciddeki itikaf erkeklere mahsustur. Kadınlar
evde mescit edindikleri bir yerde itikafta bulunabilir (ez-Zebîdî,
Tecrîd-i«Sarîh, Terc. Kamil Miras, Ankara 1984, VI, 323-326).
İtikaf üçe ayrılır:
a. Vacip olan itikaf: Adak olan itikaf vaciptir. Bu,
en az bir gün olur ve gündüz oruçla geçirilir. Hz. Ömer, Resulullah
(s.a.s)'den, "Cahiliyye devrinde Mescid-i Haram'da bir gece itikafta
bulunmayı adamıştım; ne yapayım" diye
sormuş Resulullah (s.a.s); "Adağını yerine getir"
buyurmuştur (Buharı, i'tikaf, 16; Ahmed b. Hanbel, ll, 10).
b- Sünnet olan itikaf: Ramazan'ın son on gününde
itikafa girmek sünnettir. Hz. Aîşe'nin rivayet ettiğine göre
Hz. Peygamber (s.a.s) orucun farz kılınmasından ömrünün
sonuna kadar Ramazan aylarının son on gününde itikafa girmiştir
(Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 67, 129). Bir yerleşim merkezinde
bulunan müslümanlardan birisi bu sünneti yerine getirirse, diğerleri
üzerinden bu görev düşer. Bu duruma göre, her yerleşim
birimi için itikaf sünnet-i kifaye hükmündedir. Bir kişinin
bunu yapması o beldedeki diğer müslümanları sorumluluktan
kurtardığı gibi Cenab-ı Hakk'ın, itikaf yapanın
ecrini diğer belde müslümanlarına da vereceği umulur.
c- Müstehab (mendub) olan itikaf: Vacip ve sünnet
olan itikafların dışında itikafa girmek müstehabdır.
Bunun belirli bir vakti yoktur. Hatta mescide giren kimse çıkıncaya
kadar itikafa niyet ederse orada kaldığı sürece itikafta
sayılır. Bu itikafda oruç şart değildir. Bazı müctehidlerin,
itikaf süresinin bir saat bile olabileceği görüsünde bulunduklarını
yukarıda zikretmiştik.
İtikafın Şartları
1- Niyet; Niyetsiz itikaf olmaz. Nezredilen itikafda
niyetin ayrıca dil ile ifade edilmesi gerekir.
2- Mescid: Erkeğin, itikafı cemaatle beş
vakit namaz kılman mescidde olmalıdır. İtikafın
en faziletlisi Mescid-i Haram'da, sonra Mescid-i Nebevî'de ve sonra da
Mescid-i Aksa'da olandır. Diğer mescidlerdeki fazilet cemaatin
çokluğuna göre değişir.
3- Oruç: Daha önce de belirttiğimiz gibi vacip
olan itikaf için oruç şarttır. Sünnet itikaf Ramazan ayında
olduğu için zaten oruçlu bulunma şart vardır.
4- Temizlik: Kadınların hayız ve
nifastan temiz olmaları gerekir. Cünüplük oruca mani olmadığı
gibi, itikafı da bozmaz. itikafa giren cami içinde iken ihtilam
olursa, dışarı çıkarak gusül abdesti alır ve
yeniden itikafa devam eder.
tikafta erginlik çağına gelmiş olmak
şart değildir. Bu nedenle mümeyyiz bir çocuğun itikafı
da geçerlidir.
Kadının itikafa girebilmesi için kocasının
iznini alması şarttır.
İtikaf sırasında kötü ve çirkin söz
söylememek, Ramazanın son on gününü ve cemaatı
kalabalık olan mescidi tercih etmek, itikaf günlerinde Kur'an,
hadis, Allah'ı zikir ve ibadetle meşgul olmak ve temiz elbise
giyip güzel kokular sürünmek itikafın adabındandır.
İtikafı bozan şeyler
a- Cinsi ilişkide bulunmak. Kur'an-ı Kerimde;
"Mescidlerde itikafa çekildiğinizde
kadınlarınıza yaklaşmayın " (el-Bakara,
2/187) buyurulur. Öpmek ve kucaklamak gibi şeylerden dolay inzal
vaki olursa yine itikaf bozulur.
b- Herhangi bir ihtiyaç yokken mescidden dışarı
çıkmak.
c- Bayılmak.
İtikafa giren kimse mescidden ancak şer'î,
zaruri ve tabiî ihtiyaçları için çıkabilir.
İtikafa giren kimsenin bulunduğu mescidde
cuma namazı kılınmıyorsa, cuma namazını
kılmak üzere başka bir mescide gitmesi, küçük ve büyük
abdest bozmak için mescidden dışarı çıkması
tabiî bir ihtiyaçtır.
İçerisinde bulunduğu mescidden zorla çıkarılması
ya da şahsı ve eşyası hakkında korkusu sebebiyle
başka bir mescide taşınmak için çıkması ise zarûrî
ihtiyaç sebebiyle çıkıştır.
Bunların dışında mescidden çıkmak
itikafı bozar. İtikafda olan kimsenin yemesi, içmesi, uyuması
ve ihtiyacı olan şeyleri satın alması mescidde olur (bk.
İbn Abidîn, Reddü'l-Muhtar, İstanbul 1984, II, 440 vd.;
ez-Zebîdî, a.g.e., VI, 323 vd.; Mehmed Zihnî, Ni'met-i İslam,
İstanbul 1328, s. 98 vd.).
Abdullah YÜCEL
Sitemizde yer alan tüm içerikler internet ortamından toplanmış ve derlenmiştir. Yer alan bilginin doğruluğu garanti edilmemektedir. Yanlış bilgi için tarafımıza sorumluluk yüklenemez. Yanlış bilginin doğuracağı etkenlerden sitemiz ve yöneticileri sorumlu tutulamaz.