İklim Bilgisi
İKLİM
Bir yerin , uzun bir devre içindeki ortalama atmosfer durumu ile bu durumun gelişmesini gösteren meteoroloji olaylarının bütününe iklim denir .
Türkiye orta iklim kuşağı üzerindedir . Bu kuşağın kuzeyinde kutupsal hava kütleleri , güneyinde ise tropikal hava kütleleri yer alır . Bu nedenle Türkiye yazın tropikal , kışın ise kutupsal hava kütlelerinin etkisi al-tına girer . Deniz seviyesine göre yükseklik , kıyıya koşut dağ sıralarının uzanışı , denize yakınlık ve uzaklık gibi nedenlerle Türkiyede iklim bazı böl-gesel değişikler gösterir . Bunlar Akdeniz iklimi , Karadeniz iklimi ve de karasal iklim olmak üzere üçe ayrılır:
1 ) AKDENİZ İKLİMİ:
Bu iklim tipi yazları sıcak ve hemen hemen kurak , buna karşılık kışları ılık ve yağışlı geçmesi ile tanınır . Adını aldığı denizin kıyısında egemen olduğu gibi , Anadolunun batı kesimindeki Ege ve Marmara Bölgelerinde de etkili olur .
Akdeniz Bölgesinde görülen Akdeniz iklim tipinde yazların sıcak ve kurak olması , güneyden gelen sıcak ve kurak hava kütlelerinin etkisi ile ortaya çıkar . Kış ayları ise ılık ve bol yağışlıdır . Bu da , kışın Ak-deniz üzerinden gelen ılık ve nemli hava kütlelerinin Toroslara çarparak güneye bakan yamaçlar üzerine bol yağış bırakmasının bir sonucudur . Buralarda kar yağışı ve don olaylarına çok ender rastlanır . Kış aylarında ortalama sıcaklık 10 derecedir ve yıllık yağışın yarısından fazlası bu aylarda düşer . Akdeniz Bölgesi için bu iklim tipi kıyılarda ve az yüksek yerlerde daha çok etkilidir . Akdeniz Bölgesinin Adana Bölümünde sıcaklığın kış aylarında da yeterli olması ve don olaylarının çok ender görülmesi , tarımın yıl boyunca yapılabilmesine imkan vermektedir . Antalya Bölümünde ise kışın havanın ılık olması ( ocak ayı sıcaklık ortalaması 10 derece ) ve soğuk rüzgarlara karşı korunmuş olması , Antalya Düzlüğüne adeta bir doğal sera özelliği kazandırmıştır .
Akdeniz Bölgesinde görülen Akdeniz iklim tipi Ege Bölgesinde de görülür . Burada görülen tipik Akdeniz iklimi Ege Denizi kıyıları ve oluklar boyunca hüküm sürer . Kıyı kesiminde yağış güneyden kuzeye doğru azalır . Bu durum Akdeniz iklim karakterinin bozulmasının sonucudur . Bu da enlem faktörünün bir sonucudur . Sıcaklığında batıdan doğuya doğru azalması denizden uzaklaşma ve yükseklik faktörüne bağlıdır . Ege Bölgesi ikiye ayrıldığında kıyıda bulunan Ege Bölümünde Akdeniz iklimi etkilidir . Burada yazlar sıcak ve kurak , ise ılık ve yağışlıdır . Yıllık ortalama yağış miktarı yük-sek yerler dışında 500-1000 mm arasındadır . Batı-doğu yönünde uzanan çukurluklar , deniz etkisinin içerilere kadar sokulmasını sağlar . Bu bölümde kar yağışı yok denecek kadar seyrek görülür . Ege Bölgesinin diğer bir bölümü olan İç Batı Anadolu Bölümünde ise Akdeniz ikliminden karasal iklime geçiş görülür . Yazlar Ege Bölümü kadar sıcak değil , kışlar da uzun soğuk geçer . Buralarda artık Ege Denizinin yumuşatıcı etkisi oldukça zayıflamıştır .
Akdeniz ikliminin görüldüğü üçüncü yer olan Marmara Bölgesinde yazlar sıcak , kışlar ise ılıman geçer . Yaz ayları tipik Akdeniz iklimindeki kadar kurak değildir . Bölgenin içlerinde kışlar daha soğuk geçmektedir , çünkü buralarda deniz etkisi görülmez . Bölgede yıllık ortalama yağış miktarı 500-1000 mm arasında değişir . En az yağış yaz aylarında görülür . En yağışlı mevsim de kıştır . Kıyılarda kar yağışı ve don olayları çok azdır , iç kesimlerde ise oldukça fazladır . Bu bölgenin Çatalca-Kocaeli Bölümünün Marmara Denizine bakan kısımlarında Akdeniz iklimi görülür . Fakat Karadenize bakan kuzey kısımlarında Akdeniz iklimi yerine Karadeniz iklimi etkilidir . Marmara Bölgesinin bir başka bölümü olan Yıldız Dağları Bölümünün kuzeye dönük yamaçlarında Çatalca-Kocaeli Bölümündeki gibi Karadeniz iklimi etkilidir . Fakat Yıldız Dağlarının Hergene Havzasına bakan güney yamaçlarında iklim özellikleri kuzeye göre farklıdır . Artık buralarda Akdeniz iklimi görülür . Yıllık yağış miktarı 500-600 mmdir . Marmara Bölgesinin üçüncü bir bölümü olan Ergene Bölümünde ise Akdeniz iklimi etkilidir .
2 ) KARADENİZ İKLİMİ: Türkiyede görülen bir diğer iklim tipi de Karadeniz iklimidir . Bu iklim tipi Türkiyenin kuzey kıyısı boyunca uzanan bir şerit üzerinde belirir; dağların kıyıya paralel olması yüzünden bu şerit fazla bir değişiklik göstermez . Bu iklimin en belirgin özelliği her mevsim yağışlı olmasıdır . Ama en çok yağışın sonbahar mevsiminde düştüğü görülür . Yazlar sıcak kışlar ise fazla soğuk değildir . Bu bölge ikliminde kıyı kesimi ile iç yörelerde oldukça önemli farklılıklar görülür . Bunun nedeni bölgedeki yüksek dağ sıralarının Akdenizden gelen nemli hava kütlelerinin hareket yönüne dik olmasıdır . Onun için kıyıdaki dağların kuzeye ( denize ) bakan yamaçları çok daha fazla yağış alır . Güney yamaçlara da daha az yağış düşer . Karadeniz Bölgesinin Doğu Karadeniz Bölümünde Karadeniz iklimi görülür . Buralara düşen fazla yağıştan dolayı sel ve heyelan gibi doğal afetler görülür . Bu iki doğal afet yüzünden önemli miktarda can ve nal kaybı olmuştur . Özellikle 1990da bu bölümümüzde meydana gelen selde 55 kişi hayatını kaybetmiş , pek çok taşıt aracı , ev , işyeri , köprü ve yol hasar görmüştür . Karadeniz Bölgesinin bir diğer bölümü olan Orta Karadeniz Bölümünde akarsular sayesinde deniz etkisi iç kısımlara kadar sokulmuştur . Kıyı ve iç kısımlar arasında iklim farklılıkları Doğu Karadeniz Bölümündeki kadar belirgin değildir . Ne olursa olsun farklılık yine de görülür . Kıyı kesiminde 1000 mm kadar olan yıllık yağış miktarı iç kısımlara doğru hızla azalır . Son olarak Batı Karadeniz Bölümünün kıyı kesiminde yağış miktarı , Orta Karadeniz Bölümüne göre biraz daha fazladır . İç kesimde yazlar daha sıcak , kışlar ise soğuk ve kar yağışlıdır . Kıyı kesimine göre donlu günlerin sayısında da bir artma görülür .
3 ) KARASAL İKLİM ( STEP ) : Türkiyenin iç kesimlerinde denizin iklimi yumuşatan ve yağışları arttıran etkisi azalır; bu yüzden mevsimler arasında sıcaklık farklılıkları fazladır . Bu iklimde kışlar soğuk , yazlar ise sıcaktır . Bu iklim tipi , Doğu Anadolu , Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde hüküm sürer . Ayrıca Trakyanın iç kesimleri de bu iklimin etkisi altındadır .
Doğu Anadolu Bölgesinde görülen karasal iklim tipinde kış mevsimi uzun ve çok soğuk geçer . Ayrıca karasal iklimin en belirgin olduğu yer de Doğu Anadolu Bölgesinin kuzey yarısıdır . Burası çok yüksek olduğu için kış aylarının ortalama sıcaklığı sıfırın altındadır . Bugüne kadar görülen en düşük sıcaklıklar da bu yöreden çıkmıştır ( Ağrı -45 , 6 derece ) . Bu bölgede don olaylarına çok sık rastlanır . Kar örtüsü üç-dört ay yerde kalır . Yaz mevsimi ise kısa ve serin geçer . Erzurum-Kars Platoları yaz mevsiminde bile yağışlıdır . Buralarda yıllık ortalama yağış miktarı 500 mmdir . Diğer yerlerde yağış mevsimi bahardır . Kışın yağışlar kar halindedir . Bu mevsimde sıcaklıklar her zaman düşük olduğu için kar erime fırsatı bulamaz , bu yüzden yollar kapanır ve toprak üç-dört ay kar ile kaplı kalır . Doğu Anadolu Bölgesinin batı yarısını oluşturan Yukarı Fırat Bölümü şiddetli karasal iklim özelliklerinin hayli yumuşadığı bir yerdir . Burada yazlar doğuya ve kuzey-doğuya göre daha sıcak , kışlar ise daha soğuk geçer . Bu bölümde yağışın çoğu ilkbaharda düşer . Çukurda bulunan ovalar yüksek yerlere göre daha sıcaktır . Bu yerler tarım alanları olarak kullanılırlar . Doğu Anadolu Bölgesinin kuzeydoğu köşesinde yer alan Erzurum-Kars Bölümü yurdumuzun en soğuk yeridir . En şiddetli karasal iklim burada görülür . Kışlar uzun ve soğuk geçer . Sıcaklık 40 derecenin altına inebilmektedir . Bu bölümde bol kar yağar ve don olaylarına da çok sık rastlanır . Kısa süren yaz mevsimi ise serin ve yağışlıdır . Iğdır Yöresi , Erzurum-Kars Bölümü içinde yer şekilleri ve iklim özellikleri bakımından kendine özgü özelliklere sahiptir . Doğu Anadolu Bölgesinin güneydoğu köşesini kaplayan Hakkari Bölümünde şiddetli bir kara iklimi hüküm sürer . Kış mevsimi ilkbahar ve sonbahar aylarına kadar sarkar . Kar yağışları boldur . Yüksek yerdeki kalıcı karlar , buzulların oluşumuna yol açmıştır .
Doğu Anadolu Bölgesinde görülen karasal iklim tipi , Güney-doğu Anadolu Bölgesinde de etkilidir . Bu bölgede en yağışlı mevsim kıştır . Yıllık yağış ortalaması 500-600 mm dolaylarındadır . İç Anadolu Bölgesine göre oldukça fazla olan bu yağışa rağmen , bölgede yaz aylarında şiddetli bir ku-raklık görülür . Çünkü yaz ayları aşırı sıcaktır . Türkiyede görülen en yüksek sıcaklıklar da bu bölgemizden çıkmıştır ( Cizre 48 derece ) . Bu yüksek sıcaklıklar ve güneyden esen kurak ve kavurucu rüzgarlar sayesinde bu böl-gede şiddetli bir buharlaşma vardır . Bu bölgede kış ayları yüksek yerlerde soğuk geçer . Kar yağışı ve don olaylarına da oldukça sık rastlanır . Yük-seklerde yaz ve kış arasında büyük farklar vardır . Güneydoğu Anadolu Bölgesinin batı yarısını kaplayan Orta Fırat Bölümünde Akdeniz iklimi etkisi görülür . Çünkü burası Akdenize çok yakındır . Burada yazlar sıcak ve kurak , kışlar ise yağışlı ve serindir . Batıdan doğuya doğru gidildikçe yağış azalır ve kışlar daha soğuk geçer . Bunun nedeni Akdenizden uzaklaşmadır . Güneydoğu Anadolu Bölgesinin diğer bir bölümü de Dicle Bölümüdür . Dicle Bölümü Güneydoğu Anadolu Bölgesinin doğu yarısını kaplar . Bu bölümde Ak-deniz ikliminden tamamen uzaklaşılmıştır ve artık burada karasal iklim hüküm sürmektedir . Özellikle etrafı yüksekliklerle çevrili olan Diyarbakır Havzasında karasal iklim özellikleri daha çok belirgindir . Bölümde yazlar çok sıcak ve kuraktır . Yüksek sıcaklıklara bağlı olarak şiddetli buharlaşma olur ve etkili bir kuraklık yaşanır . Buna karşılık kış ayları oldukça soğuktur . Özellikle yüksek kesimlerde kar yağışlarına ve don olaylarına sıkça rastlanır .
Karasal iklimin görüldüğü üçüncü yer İç Anadolu Bölgesidir . Etrafı dağlarla çevrili olan İç Anadolu Bölgesine deniz etkilerinin ve nemli rüzgarların girmesi oldukça zordur . Bu yüzden bu bölgemizde kışlar uzun , soğuk ve kar yağışlıdır . Don olaylarına da oldukça sık rastlanır . Sivas dolaylarında ocak ayı ortalama sıcaklığı 4 dereceye kadar iner . Bölgede en yağışlı mevsim ilkbahardır . Yazlar sıcak ve kurak geçer . Kenar kısımlarda yıllık yağış miktarı 400 mmden fazla olduğu halde Tuz Gölü çevresindeki çukur düzlüklerde 300 mmnin altındadır . Yaz aylarında görülen şiddetli sıcaklıklar sonucunda buharlaşma yolu ile yeraltı suyu yüzeye çıkarak kaybolur ve geriye kalan tuzlar toprak üzerine çökelirler . Böylece toprak çorak özellik kazanır . Çorak arazinin tarımsal gücü çok düşük olduğundan çok yerde ekilmez , boş bırakılır . İç Ana-dolu Bölgesi Konya , Yukarı Sakarya , Orta Kızılırmak ve Yukarı Kızılırmak olmak üzere dört bölüme ayrılır . İç Anadolu Bölgesinin güney ve güneybatı kısmını içine alan Konya Bölümü bölgenin en tenha ve kurak yeridir . Bu bölümde bulunan Tuz Gölünün suları yaz mevsimindeki fazla sıcaklıktan dolayı buharlaşır ve suyun yerine tuz çökelir . Türkiye sofralık tuz ihtiyacının büyük bir kısmını buradan karşılar . Burada da kışlar uzun , soğuk ve karlıdır . İç Anadolu Bölgesinin kuzeybatı kısmını kaplayan Yukarı Sakarya Bölümü Konya Bölümüne göre daha çok yağış alır . Bölümün kuzeyine doğru gidildikçe yağış oranı artar . Bu bölümün en yağışlı mevsimi ilkbahardır . Bütün İç Anadolu Bölgesinde olduğu gibi bu bölümde de kışlar uzun , soğuk ve kar yağışlıdır . İç Anadolu Bölgesinin batı yarısını oluşturan Orta Kızılırmak Bölümünde kışlar soğuk ve karlı geçer . Yazlar ise sıcak ve kuraktır . En yağışlı mevsimi kış mevsimidir . Bu yağış rejimi onu diğer bölümlerden ayırmaktadır . İç Anadolu Bölgesinin bir diğer bölümü de Yukarı Kızılırmak Bölümüdür . Bu bölüm İç Anadolu Bölgesinin doğusunda , Kızılırmakın yukarı çığırında yer alır . Bu bölümde İç Anadolu Bölgesinin en sert kara iklimi hüküm sürer . Kış mevsimi diğer bölümlerden daha soğuk ve bol kar yağışlı geçer . Don olaylarına da oldukça sık rastlanır .
Sitemizde yer alan tüm içerikler internet ortamından toplanmış ve derlenmiştir. Yer alan bilginin doğruluğu garanti edilmemektedir. Yanlış bilgi için tarafımıza sorumluluk yüklenemez. Yanlış bilginin doğuracağı etkenlerden sitemiz ve yöneticileri sorumlu tutulamaz.